öğretmenler 12 gündür oturma eyleminde

 Gece gündüz oturma eyleminde olan öğretmenlerden Sevil Malak, Başbakan Erdoğan’dan randevu talep ettiklerini; ancak Erdoğan’ın “Kör, sağır ve dilsiz” taklidi yaptığını söylerken, 3 yıldır atama bekleyen Serdar Yapışkan ise “Artık sabrımız kalmadı. Bıçak kemiğe dayandı atamaları yapsınlar” dedi.

AYÖP’lü öğretmenler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) iç tüzüğünün 19. maddesinde yer alan atama kriterlerinin bakanlık tarafından yok sayılarak Şubat ayı atamalarının yapılmamasını protesto etmek ve durumlarına dikkat çekmek amacıyla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan talep ettikleri randevu için 12 gündür Sıhhiye Meydanı’nda bulunan Abdi İpekçi Parkı’nda oturma eylemi yapıyor. Gece-gündüz demeden parkta duran öğretmenler yanlarında getirdikleri battaniyelere sarılarak soğuktan korunmaya çalışıyor. Öğretmenler Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan 5 dakikalık randevu talebinde bulunsa da Erdoğan, öğretmenlere 12 gündür yanıt vermedi. Öğretmenler KPSS uygulaması ve atamaları protesto ederek yaşadıklarını DİHA’ya değerlendirdi.

'Başbakan adeta kör sağır ve dilsiz taklidi yapıyor'

Oturma eyleminde olan öğretmenlerden Sevil Malak, kendisinin beden eğitimi öğretmeni olduğunu ve 6 yıldır atama beklediğini söyledi. Malak, Şubat ayında her yıl yapılan atamaların MEB tarafından bu yıl yapılmayacağının açıklandığını belirterek, “2 yıl geçerli olan puanları 1 yıla indirdiler ve bunu da KPSS sınavından bir gün önce açıkladılar. Bakan mağdurluğumuzu bir kat daha arttırdı” dedi. Malak, norm fazlası kadroların kendi branşları dışında derslere girdiğini hatırlatarak, edebiyat öğretmeni veya başka bir dersin öğretmeninin beden eğitimi dersine atandığını ve böylece mağduriyetlerin ise arttığını söyledi. İş başvurularının özel sektörde dikkate alınmadığını dile getiren Malak, diplomalarının özel sektörde işlevsiz kaldığını kaydetti. Malak, muhalefet milletvekillerinin kendilerini ziyaret ettiklerini söylerken, hükümetten hiçbir yetkilinin gelmediğini belirtti. Bakan Ömer Dinçer’in atanamayan öğretmenlere “Yem bekleyen güvercinler” benzetmesini hatırlatan Malak, mağduriyetleri üzerinden alay edildiğini dile getirdi. Malak, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kendilerini görmediğini vurgulayarak, Erdoğan’ın “kör, sağır ve dilsiz” taklidi yaptığını kaydetti.

‘Sözleşmeli öğretmenler haklarımızı gasp ediyor’

Tarih öğretmeni olan ve 3 yıldır atama bekleyen Murat Yıldırım ise, 12 gündür Abdi İpekçi Parkı’nda oturma eylemi yaptıklarını söyledi. Yıldırım, Şubat ayında 30 bin öğretmen atamasının yapılmasını Başbakan'dan talep ettiklerini kaydetti. Sözleşmeli öğretmenlerin 450 ile 842 TL arasında para aldığına dikkat çeken Yıldırım, “Sözleşmeli öğretmenler böyle yaparak haklarımızı gasp ediyor. Bunun dışında öğretmenler branşlarının dışında derslere giriyorlar ve mağduriyeti arttırıyorlar” ifadesini kullandı. Yıldırım, 12 gündür eylemde olduklarını; ancak buna karşın birçok kesimin kendilerini ziyaret etmediğini ve bunun da kendilerini kırdığını vurguladı.

‘Artık sabrımız kalmadı’

Edebiyat öğretmeni olan ve 3 yıldır atama bekleyen Serdar Yapışkan da, MEB’in uygulaması ile aldıkları puanların geçerlilik süresinin 2 yıldan 1 yıla düştüğünü belirterek, bunun yasaya da aykırı olduğunu vurguladı. Yapışkan, Bakan Dinçer’in “Atama yapmayacağız” demesinin ise emeklerinin boşa çıkması anlamına geldiğini söyledi. Seslerinin duyulmasını ve somut adımların atılmasını isteyen Yapışkan, “20 yıldır eğitim alıyorum. Şimdi de üniversitemi bitirdim ve atama bekliyorum. Atamam yapılamadığı için kendime hayat da kuramıyorum. Bakanlık 127 bin açık var diyor ama 300 bin öğretmen atama bekliyor. Bakanlığın Şubat atamalarını kaldırması ise bu sayıyı önümüzdeki günlerde daha fazla yapacak. Artık sabrımız kalmadı. Bıçak kemiğe dayandı artık atamaları yapsınlar” dedi.

‘Atamalar seçim politikasının ürünü’

4 yıldır atama bekleyen ve Edebiyat öğretmeni olan Ceren Cihangiroğlu ise şunları kaydetti: “Şubat ayında yapılması gereken atamaların kaldırılması yönetmeliğe ve yasalara aykırıdır. Öğrencinin öğretmene alışma açısından sıkıntı yaşaması tamamen bir bahanedir. Bu bahane ile bunu yapıyorlar. Seçim dönemlerinde 3 veya 4 atama yapılıyor; ama şimdi yılda 1 atama yapmaya çalışıyorlar. Atamalar seçim politikasının ürünü; ama bunu duygularla oynayarak yapıyorlar.”  / Diha