Antep H Tipi Cezaevi'nden gönderdiği mektupla yaşanan hak ihlallerini aktaran DİHA Mersin eski Muhabiri Kamuran Sunbat, özellikle açlık grevlerinin sona ermesinin ardından kendilerine dönük hak ihlallerinin had safhaya ulaştığına dikkat çekti.
Açlık grevi nedeniyle dişlerinde ve diş etlerinde rahatsızlık oluşan tutsakların tedavi edilmediğini kaydeden Sunbat, intikam alma amaçlı uygulamalara maruz kaldıklarını kaydetti. Farklı cezaevlerinden Antep Cezaevi'ne sevk edilen tutsakların zorla çıplak aramaya tabi tutulduğunu ve özel eşyalarına gardiyanlarca el konulduğunu ifade eden Sunbat, "Sohbet için ortak alana gitmek amacıyla odalarından çıkan arkadaşlar, nöbetçi gardiyanlar tarafından arama adı altında mahrem yerlerine kadar taciz edilmekte, bunun yanında sözlü tacize de maruz kalmaktadırlar. Buna karşı çıkan arkadaşlarımız tartaklandı ve koridora gardiyanlar yığıldı. Son bir hafta içerisinde 3 gün boyunca baskın şeklinde odalarımız aranırken, sözlü tacizlerle arkadaşlar provoke edilmek isteniyor. Keyfi tutanaklar tutulup disiplin cezaları veriliyor" dedi.
Cezaevi müdürü: Bu uygulamalar devam edecek
En son 2 Ocak'ta başgardiyanlarla beraber koğuşlarına gelen cezaevi müdürünün kendilerini tehdit ettiğini belirten Sunbat, "Cezaevi müdürü bizi hücre cezası vermekle tehdit edip bu uygulamaların artarak devam edeceğini söyledi. Tacizde bulunan gardiyan hakkında suç duyurusunda bulunmamıza rağmen cezaevi idaresi provokasyon yaratmak amacıyla bu gardiyanları sayımlarda getirip baskı kurmaya çalışmaktadır. Bizler siyasi tutsaklar olarak bu tür yaklaşımlara karşı asla boyun eğmeyeceğimizi belirtiyoruz. Gelişecek olan herhangi bir olumsuz durumdan da başta cezaevi müdürü olmak üzere cezaevi idaresi sorumludur" diye kaydetti.
'Açlık grevleri sonrası tutsaklar tedavi edilmedi'
Grev döneminde cezaevinde bulunan diş doktorunun uzun bir süredir cezaevine gelmediğini belirten Sunbat, tüm başvurularına rağmen diş doktorunun gelmemesinin, Sağlık Bakanlığı'nın "Hasta tutuklulara bakıldı bakılıyor" açıklamalarının ne kadar gerçeğe aykırı olduğunun kanıtı olduğunun altını çizdi. Tedaviye götürüldükleri nadir dönemlerde bu sefer de kelepçeli tedavinin kendilerine dayatıldığını aktaran Sunbat, "Bu onur kırıcı uygulamayı kabul etmeyen arkadaşlarımız tedavi edilmeden geri getiriliyor. Tedavi yapılmaması yetmiyormuş gibi doktor tarafından hakarete maruz kalıyor, askerler tarafından tehdit ediliyorlar. Bir provokasyon ortamı yaratılmaya çalışılıyor. Tedavi edilmeyen arkadaşlarımızın sağlığından endişe duyuyoruz" dedi.
Kötü muameleden şikayetçi oldu Antep'e sürüldü!
Hatay E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Antep H Tipi Cezaevi'ne sürgün edilen Ercan Alp ise, Hatay'da yaşadıkları hak ihlalleri konusunda suç duyurusunda bulundukları zaman sorumlular hakkında soruşturma açılması bir yana dursun, derhal sürgün edildiklerini belirtti. Birbirleri ile merhabalaşmalarına dahi izin verilmediğini ifade eden Alp, ardı arkası gelmeyen disiplin cezalarına maruz kaldıklarını belirterek cezaevindeki koşulları şöyle sıraladı: "Açık görüşe gelen ailelerimizle yan yana oturmamıza izin verilmiyordu. 3 kişilik odalarda 8 kişi kalıyorduk. Kürtçe mektuplar gönderilmiyor gönderilenler de çok geç yerine ulaşabiliyor. Su, yemek saatleri dışında verilmiyor. Sıcak su ise haftada sadece 30 dakika veriliyordu. Yazdığımız dilekçelere cevap verilmiyordu."
Tutsakların iddialarına ilişkin aradığımız cezaevi idaresinden, cezaevi müdürü olduğunu söyleyen bir yetkili, tutsakların mahrem yerlerine kadar çıplak biçimde aranmalarının, "prosedür" gereği olduğunu savundu. Tutsakların diş doktoru taleplerinin karşılanmamasına, "İl Sağlık Müdürlüğü ne zaman uygun görürse o zaman gelir" yanıtı veren cezaevi müdürü, tutsakları hücre cezası vermekle tehdit etmesine dair soruya ise gülerek, "Böyle saçma sapan şeylerle uğraşmayalım lütfen" cevabı verdi.DİHA
'Açlık grevlerinin intikamı alınıyor'
'Açlık grevlerinin intikamı alınıyor'
Yüksekova Güncel Yüksekova Güncel
Güncel
Açlık grevleri sonrası cezaevi yönetiminin kendilerinden intikam aldığını belirten Antep H Tipi Cezaevi'ndeki tutsaklar, gardiyanların provokasyon peşinde olduğu konusunda kamuoyuna uyarıda bulundu.