Cezaevinde yaşanan ibretlik öykü!

 Vücudunun yüzde 96'sı felç olan Ürün için zorlu günler başlarken, aldığı ceza süresi tamamlanan Ürün tahliye oldu.

Sincan 2 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde kanser hastası İrfan Eskibağ'ın cezaevinde yaşamını yitirmesinin ardından tekrar gündeme gelen hasta tutsakların yaşadığı trajediye karşı yetkililerin sessizliği devam ederken, vücudunun yüzde 96'sı felç bir halde tutuklu kalan Bedri Ürün isimli tutsağın yaşadığı dram ise, hasta tutsakların maruz bırakıldığı duruma sadece bir örnek. 30 Ekim 2006 tarihinde Şırnak'tan Uludere'deki evine döndüğü sırada Balveren (Gundike Mele) beldesi çıkışındaki Milli Jandarma Tabur Komutanlığı'na bağlı askerlerce arama noktasında gözaltına alınan Bedri Ürün isimli yurttaş hakkında Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından "Örgüte yardım yataklık yapmak" iddiasıyla dava açıldı. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Ürün, 1 Haziran 2007 tarihinde hazır bulunduğu duruşmada tutuklanarak Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Yargılamanın sonucunda 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Ürün, 18 ay sonra ise Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi.

'Cezaevi avlusunda 3 kurşunla vuruldu'

1 Nisan 2011 tarihinde Silopi Yarı Açık Cezaevi'ne nakledilen Ürün, 21 Mayıs günü saat 17.00 sıralarında cezaevi avlusunda koğuş arkadaşlarıyla top oynadığı sırada cezaevinin karşısında bulunan binanın üzerinden sıkılan 3 kurşunla vuruldu. Baş, sırt ve sol ayak topuğundan ağır yaralanan Ürün, bir süre avluda bekletildikten sonra Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Olayın ardından cezaevinin karşısında bulunan binanın çatısında yapılan incelemelerde 2 adet kalaşnikof tüfek bulundu. Kalaşnikofların üstünde keskin nişancı dürbünü olması Ürün'ün önceden planlanmış bir şekilde hedef seçildiği ihtimalini akıllara getirdi. Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi'nde yapılan ameliyatla Ürün'ün kafasındaki kurşun çıkarıldıktan sonra tedavisine yoğun bakım servisinde devam edildi. Bu sırada olayı haber alan Ürün'ün eşi ve yakınları Diyarbakır'a geldi. Sırtındaki yaranın enfeksiyon kapması nedeniyle Elazığ Eğitim Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Ürün, 7 gün burada tedavi oldu. Ürün, Diyarbakır ve Elazığ'da tedavi gördüğü sırada kim olduklarını bilmediği, ancak JİTEM olduklarından şüphe duyduğu birkaç kişinin kendisini tedavi eden doktorlarla görüşüp sağlık durumu hakkında bilgi istediğini iddia etti. Ürün, aynı kişilerin yoğun bakım ünitesinde olduğu sırada kendisini sorgulamak istediğini, ancak doktorların izin vermediğini de belirtti.

Sapa sağlam girdiği cezaevinde vücudunun yüzde 96'sı felç oldu

Yapılan tedavinin ardından yatalak olan Ürün, ilk müdahaleyi gerçekleştiren Silopi Devlet Hastanesi'ne geri gönderildi. Ancak Hastane Ürün'ü kabul etmedi ve Şırnak Devlet Hastanesi'ne sevk etti. 7 gün Şırnak'ta tedavi gören ve saldırı sonucu felç olduğu için vücudunun yüzde 96'sını kullanamayan Ürün, ardından Gaziantep E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Hiçbir ihtiyacını gideremeyen Ürün, 15 gün boyunca diğer tutsaklardan yardım aldı. Daha sonra Maraş Fizik Tedavi Merkezi'ne gönderilen Ürün, tutuklu odası olmadığı gerekçesiyle tedavi edilmeyerek, Gaziantep Cezaevi'ne geri gönderildi. Sedye üstünde dolaştırılan Ürün, 7 gün sonra tedavi edilmesi için bu kez de Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Yaraları nedeniyle çektiği acıların yanı sıra birkaç günde bir başka bir kente götürülen Ürün, Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi'nde 5 gün tek kişilik hücrede tutuldu. Ürün, Erzurum'da 20 gün kaldıktan sonra bu kez de Ankara Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Kampusü'ne sevk edildi. Burada da ilk haftasını hücrede geçiren Ürün, daha sonra hasta tutsaklara ailelerinin refakat ettiği bölüme yatırıldı. Ardından Kastamonu'daki Rehabilitasyon Merkezi'ne gönderilen Ürün, 45 gün boyunca tedavi gördükten sonra Kastamonu E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 2 ay hapis yattıktan sonra geriye kalan 20 günlük cezasının infazı için tekrar Sincan F Tipi Cezaevi'ne gönderildi. Cezasının son günlerini ağabeyinin refakat etmesiyle geçirebilen Ürün, nihayet 3 Şubat 2012 tarihinde cezasını bitirerek serbest bırakıldı.

'Halı ve kilim dokuyarak çocukları ile eşine bakmaya çalıştı'

Olayın ardından hukuk mücadelesi başlatan Ürün, olayla ilgili soruşturmayı yapan savcılığın dosyaya gizlilik kararı koyduğunu ve halen gizlilik kararının kaldırılmadığını ifade etti. Avukatı aracılığıyla İçişleri ve Adalet Bakanlığı hakkında da dava açan Ürün, davaların Mardin İdare Mahkemesi'nde sürdüğünü söyledi. Eşinin sapasağlam cezaevine girdiğini ancak vücudunun yüzde 96'sı felçli bir şekilde serbest bırakıldığını söyleyen Şenay Ürün, eşi ve çocuklarına bakabilmek için yaşam mücadelesi verdiğini söyledi. Halk Eğitim Merkezi'nin düzenlediği halı ve kilim dokuma kurslarına başvuran Ürün, evine bir tezgâh kurarak, ev işlerinden arta kalan zamanlarında kilim dokuyup çocukları ile eşinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştığını belirtti.  / Diha