'Devlet Uğur'u ölüme sürüklüyor'

 İHD İstanbul Şubesi Cezaevleri Komisyonu üyeleri, "F" oturmalarının 61'incisinde Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelerek, kanser hastası tutuklu üniversite öğrencisi Uğur Tekdal'a "özgürlük" istedi. BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Filiz Koçali, BDP İstanbul İl Eş Başkanı Ali Rıza Bilgili, Uğur Tekdal'ın babası Ahmet Tekdal ve arkadaşlarının da katıldığı eylemde, "Tecrit öldürür F Tipi hapishaneler kapatılsın", "Hapishanelerde ölüm istemiyoruz hasta tutuklular serbest bırakılsın" pankartları açıldı. Sık sık, "Susma sustukça sıra sana gelecek", "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek", "Uğur Tekdal serbest bırakılsın" ve "Tecrit işkencesine son" sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını İHD Yönetim Kurulu üyesi Eda Yakmaz yaptı.

'Bir yıldır hastaneye sevk edilmeyi bekliyor'

Yakmaz, İstanbul Üniversitesi öğrencisi Uğur Tekdal'ın 7 Haziran 2012 tarihinde sınavda olmasına rağmen "kasten adam öldürme" iddiasıyla gözaltına alındığını, ardından tutuklanarak Kandıra 1 No'lu F Tipi Cezaevi'ne gönderildiğini söyledi. Tutuklandığında "ülseratif kolit" teşhisi konan Tekdal'ın doktor raporu olmasına rağmen bir yıldır tam teşekküllü üniversite hastanesine gönderilmeyi beklediğini ifade eden Yakmaz, "Son bir ay içinde 10 kilo vermiş Uğur'un durumu günden güne kötüleşmektedir. En son avukat görüşüne zorlukla çıkabilmiş, kollarının sürekli uyuştuğundan ve çok halsiz olduğundan bahsetmiştir" dedi. Devletin, cezaevlerindeki tüm tutuklu ve hükümlülere yaşam güvencesi vermesi gerektiğini vurgulayan Yakmaz, "Henüz 26 yaşındaki üniversite öğrencisi Uğur Tekdal'ın bu şekilde ölüme terk edilmesi kabul edilemez. Uğur'un yaşamından tüm devlet kurumları sorumludur. Yetkililerin bir an önce bu duruma el koyması ve Uğur'un derhal serbest bırakılması gerekmektedir" diye konuştu.

'Her geçen gün ölüme daha çok yaklaşıyor'

Uğur Tekdal'ın babası Ahmet Tekdal ise, oğlunun durumunun gün geçtikçe kötüye gittiğini belirterek, "Ayakta duramıyor, çok hasta. Hiç suçu yok; ama müebbet hapsi isteniyor" dedi. Devletin Tekdal'ı ölüme sürüklediğini söyleyen arkadaşı Bilal Kağa da Tekdal'ın her geçen gün ölüme daha çok yaklaştığına dikkat çekerek, "Üniversiteli gençlik bu duruma sessiz kalmadı, kalmayacak. Buradan devlet yetkililerine sesleniyoruz, eğer Uğur'un başına bir şey gelirse bundan devlet sorumludur. Ve eğer ona bir şey olursa buna neden olanlara çok sert bir şekilde cevap vereceğiz" dedi.

Avukatı: Dosyasında hiç delil yok

Tekdal'ın durumunun kötüye gittiğini söyleyen avukatı Ayşe Canikli ise, en son ziyareti sırasında Tekdal'ın oldukça halsiz ve bitkin olduğunu aktararak, "Durumu bu kadar acil olmasına rağmen hastane 17 Mayıs tarihine randevu verdi. Uğur'un dosyasında hiçbir delil olamamasına rağmen, AKP 3'üncü Yargı Paketi'ndeki, 'toplum güvenliği' maddesini gerekçe göstererek Uğur'u cezaevinde tutuyor" diye konuştu.

Konuşmaların ardından eylem sona erdi. / Diha