Urfa'nın Siverek ilçesine bağlı Karabahçe köyü sakinlerinden Çelik ailesi, 30 Ocak günü rahatsızlanan 9 aylık çocuklarını Diyarbakır Çocuk ve Kadın Hastalıkları Hastanesi'ne götürdü. Türkçe bilmeyen anne Azize Çelik tarafından hastaneye götürülen Adnan bebeğe ilaç verilerek eve gönderildi. 2 Şubat günü Adnan bebek tekrar rahatsızlanınca aynı hastaneye götürüldüğünde yine ilaç verilerek eve gönderildi. Bir gün sonra ise sağlık durumu kötüleşen Adnan bebek, bu kez ise hastanede yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Ardından ise bebeğe önce zatürre, sonra bronşit ve verem teşhisi konuldu. Adnan bebek 24 Şubat'ta hastanede yaşamını yitirdi. Yaşananlarda hastane yönetimini sorumlu tutan baba Yusuf Çelik, hastane yönetimi ve doktorlar hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Ankara'da kâğıt işçiliği yaparken çocuğunun 30 Ocak günü rahatsızlandığını söyleyen Çelik, yaşananlarda sonra Sağlık Bakanlığı'nı aradığını ve köye gönderilen ambulansla çocuğunun aynı hastaneye götürülerek yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındığını belirterek, "Önce zatürre teşhisi koymuşlar. 4 gün sonra beni aradılar ve çocuğumun kötü olduğunu, gitmem gerektiğini ilettiler. Gittiğimde doktorlar 'Çocuğun durumu çok kötü. Neden daha önce yatırmadılar' dediler. 1 hafta sonra bana bu defa çocuğun bronşit olduğunu söylediler. 12 gün sonra başhekimin yanına gittim. Ve çocuğumu Ankara'daki Sami Ulus Çocuk Hastanesi'ne götürmek istediğimi söyledim. 'Tamam, 112'yi arayıp sana bildireceğiz' dedi. Diğer gün 'Orda yer yokmuş, yer bulununca sevk edeceğiz' dedi" şeklinde konuştu.
Çelik, sonradan Sağlık Bakanlığı'nı tekrar aradığını dile getirerek, Bakanlığın kendisine hastaneyi arayıp gerekli bilgileri aldıklarını ve hastanenin kendilerine, "Sami Ulus Hastanesi için hasta yakınlarının bir talebi olmadı. Ayrıca başhekim bebeğin durumunun normal seyrettiğini ve başka yere sevkinin gereksiz olduğunu söyledi" diye bildirdiğini ifade etti. Tedavinin 17. gününde bir doktorun kendisini çağırdığını ve "Çocuğun bundan sonra bana emanet. Çocuğunla çok oynamışlar. Bundan sonra ben bakacağım" dediğini aktaran Çelik, şöyle devam etti: "Diğer gün doktor verem olabileceğini, çocuğun nerden kaptığını anlamak için akrabalarımı dispansere götürmem gerektiğini söyledi. Akrabalarımla birlikte dispansere gittik. Ancak hiç birimizde verem çıkmadı. Daha sonra köyde evine gittiğimiz herkesi götürmemi istedi. Araya hafta sonu girdi. Biz dispansere gitme hazırlığı yaparken, çocuğum 24 Şubat'ta vefat etti."
Çocuğunun adım adım ölüme gönderildiğini söyleyen baba Çelik, "Yazık, günahtır. Ben gurbette kâğıt işçiliği yaparak onları besliyordum. Göz göre göre çocuğumu öldürdüler. Avukat tutacak param olmadığı için, kendim dilekçeyi yazıp Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na verdim. Bir bebeğe 3 yanlış teşhis ve tedavi uyguladılar. Başka hastaneye götürmeme de izin vermediler. Umarım çocuğumun yaşam hakkı ödenir" dedi.
Yaşananlar ile ilgili aradığımız hastane yetkilileri ise, olayla ilgili herhangi bir açıklamada bulunmadı. DİHA
Diyarbakır'da hastaneye suç duyurusu
Diyarbakır'da hastaneye suç duyurusu
Yüksekova Güncel Yüksekova Güncel
Güncel
Diyarbakır Çocuk ve Kadın Hastalıkları Hastanesi'nde yaşamını yitiren 9 aylık Adnan Çelik isimli bebeğin babası Yusuf Çelik, bebeğinin yanlış teşhis ve ihmal sonucu yaşamını yitirdiği gerekçesiyle hastane yönetimi ve doktorlar hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu