Görülmeye değer Göreme Müzesi
Görülmeye değer Göreme Müzesi
Kapadokya'nın en önemli tarihi yaşam alanlarından biri olan Göreme Açık Hava Müzesi, milattan sonra 4. yüzyıldan bu yana ayakta durmaya ve misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Peri bacaları ve kayaların oyularak bir yaşam merkezine dönüştürülen Göreme Açık Hava Müzesi, görenleri hayranlık içerisinde bırakıyor.
17 yüzyıldır yaşayan hayat merkezi
Bölgenin Hıristiyanlık tarihinde önemli bir kişi olan Kayseri Piskoposu Aziz Basil tarafından 4. yüzyılda dini eğitim ve düşünce merkezi olarak kurdurulduğu biliniyor. Göreme'de kurulan yaşam alanında, Hıristiyanlık düşüncesine birçok yenilik getiren Aziz Basil'in fikirleri ilk olarak burada öğretilmeye başlanmış. Bölgede bulunan her kaya bloğunun içi oyularak çeşitli amaçlar için kullanılmıştır. Hemen müze girişinde bulunan bu ilk yapı kadın öğrencilerin eğitim gördüğü, Rahibeler manastırıdır. Manastır içinde yemekhanesi, mutfağı, şapeli, kilisesi bulunan 7 katlı büyük bir kompleksten oluşurken, katlar birbirlerine tüneller vasıtasıyla bağlanmış. Müzede rahibeler manastırının karşısında ise erkek öğrencilerin eğitim gördüğü rahipler manastırı bulunuyor. Müzede, kiliseler ve şapeller içerisinde bulunan mezarlar dikkat çekiyor. Kiliselerin ve şapellerin karteks bölümünde önemli kişilerin gömüldüğü bir mezarlık bulunuyor. Mezarlık bölümünden sonra yapının ibadet bölümüne geçiliyor.
Yemekhane biçimleri yaşam biçimini anlatıyor
Temelde bir eğitim merkezi olan komplekste yemekler topluca pişirilir ve yenilmektedir. Mutfak bölümünde ise büyük tandırlar dikkat çekiyor. Bölgedeki hayatı gözünüzde en iyi canlandırabileceğiniz yer kuşkusuz bu yemekhane bölümüdür. Karşılıklı oturarak 40-50 kişinin bir arada yemek yiyebileceği büyüklükteki bu yemek yeme yeri masa olarak kullanılan büyük taş bloğunu çevreleyen oturma yerleri ile dikkat çekmektedir. Masanın sonunda yerdeki dikdörtgen alan üzüm ezmek için kullanılan bir şırahanedir. Şıra ve şarap servisi yapmak için kullanılan yerler bulunması bu yemekhanenin hocalar veya önemli kişilerin yemek yediği bir yemekhane olduğunu göstermektedir. Öğrencilerin yemek yediği yemekhanelerde ise şarap saklama bölümü bulunmuyor.
Bölgedeki kiliselerde iki boyama tekniği göze çarpıyor. İlk kiliselerde kırmızı boya ile direk kaya üzerine boyama tekniği yoğun olarak kullanılmış. Kaya boyayı emdiği için boya kazınsa bile çıkmadığından bu boyama tekniği daha dayanıklı. Kilisenin köşelerinde bulunan sütunlu kubbelerin aralarına da yine direk kaya üzerine boyama tekniği ile çeşitli freskler yapılmış. İlerleyen tarihlerde yapıldığı düşünülen diğer bir süslemelerde ise kiliselerin duvarlarını freskler İncil ve Hz. İsa'nın hayatından sahnelerin bulunduğu resimler bulunuyor. Müze içerisinde yer alan Karanlık Kilise de İncil'den bölümlerin yanı sıra Musevilik dininin kitabı olan Tevrat'dan bölümlerin resmedildiği gözleniyor.
Göreme Açık Hava Müzesi'nde dikkat çeken önemli noktalardan biri de kayaların oyularak yapıldığı güvercinlikler. Vadinin kenarında bulunan kayalar oyularak bölgede yaşayan kuşlar içinde bir yaşam alanı oluşturulmuş. DİHA