Yüksekova Güncel

'Katilimiz siz olursunuz sayın başbakan'

Güncel

Erciş'te deprem sonrası 2 yıldır konteynerlerde yaşam mücadelesi veren yurttaşlara TOKİ evleri çıkmazken, yurttaşlar yaşanan duruma isyan ediyor.

Depremzedeler "Buradaki sorun adalet çerçevesi içerisinde kısa sürede düzelmezse, hepimiz çocuklarımızla birlikte kendimizi konteynerlere kilitler ve ateşe veririz. Artık Başbakan da verdiği sözleri yerine getirmeme onurunu yaşamaya devam eder. Katilimiz siz olursunuz sayın Başbakan" dedi. 

Van'da 23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen depreminin ardından yaşanan ve devam eden barınma sorunları yurttaşları çileden çıkardı. Depremden sonra mülkiyet sorunu yüzünden konut sahibi olamayanlar ve kiracılar için TOKİ tarafından yaptırılan konutların kura çekimi Erciş ilçesinde yapıldı. Van Valisi Münir Karaloğlu ve AKP Van Milletvekili Fatih Çiftçi'nin katılımıyla, Karataşlar mevkisinde bulunan kapalı spor salonunda başladı. Yaşanan depremin ardından hiç bir ekonomik dayanağı olmayan depremzedeler, kura çekilişinde şike olduğunu iddia ederek, yapılan kuranın depremzedeler için değil, zenginler ve polisler için yapıldığını söyledi. Konteynerlerde yaşayan depremzedeler, yaşanan depremin ardından yaralarının sarılmadığını ifade ederek , "Tek umudumuz ev sahibi olmaktı, o umudu da zenginler ve dışarıdan gelen memurlar elimizden aldı. Bu adaletli bir kura olmadı, bu sorun çözülmezse kendimizi çocuklarımızla birlikte konteynerlere kilitleyip yakacağız" diyerek, tepki gösterdi. 
AKP'li vekilin çektiği ilk kura topunda akrabasının çıkması dikkat çekerken, konteynerlere çekilen depremzedeler gecenin geç saatlerine kadar , "Fatih Çiftçi istifa" sloganı attı. 

'Konut fakir komşuma değil zengin komşuma çıktı'

Ercan Gün isimli depremzede, çekilişte adı çıkan birçok insanı tanıdığını ve Erciş'in zengin ve önde gelen insanları olduğunu ifade ederek, yaşanan çekilişin açıkça şikeli olduğunu söyledi. Yaşanan deprem sırasında varını yoğunu yitiren ve hiçbir maddi dayanağı olmayan komşunun AKP'li tanıdığı olmadığı için hak sahibi olamadığını ileri süren Gün, "Benim evim yok tapum yok, hadi diyelim bana çıkmadı, zengin komşum var iki yerde dairesi var yine geldi burada da aldı. Bu nasıl bir adalettir, nasıl anlayıştır" dedi. Kiracı olduklarını ve hiçbir gelirlerinin olmadıklarını belgeleyip vermelerine rağmen hak sahibi olmadıklarını ifade eden Güler Yiğit adlı yurttaş, yaşadıklarını göz yaşları içinde anlatarak, "Ben sabaha kadar uyuyamadım. İki yıldır konteynerlerde umutla bu günü bekledim, salonda ilk çekilişler başlayınca umudumu kestim, çünkü çıkan isimlerin hepsini tanıyordum ve çoğu ya polis ya memur ya da AKP'ye yakınlığı olan kişiler vardı. Sonunda düşündüğüm oldu. Burada yapılan incelemeler sadece AKP'li ya da başka görüşteki incelemelerdir. Biz bu çekilişte bunu anladık" diye konuştu. 

'Devlet hakkımı yesin diye vergi ödemiyorum'

Seçimlerde duygu sömürüsü yapıp daha sonra dilenci gibi kapımıza gelip oy isteyen AKP'ye verdiği oyu haram ettiğini ifade eden Hatice Kaya, şunları dile getirdi: "Biz sizden sadaka değil hakkımızı istedik, siz gittiniz hakkımızı akrabalarınıza ve tanıdıklarınıza verdiniz oyumu da hakkımı da size haram ediyorum. İnsansanız bir daha kapıma gelip benden oy dilenmezsiniz" dedi. Yaşadığı durumları hıçkıra hıçkıra gözyaşları içinde anlatan Hatun Yaş, yaşanan depremin ardından devletin bir zerre kadar kendisine desteğinin olmadığını buna rağmen oğlunu askere gönderdiğini ifade ederek, "Ben devlete hakkımı zengine yedirsin diye mi vergi ödüyorum. Bunun için mi oğlumu askere göndermişim. Depremde her şeyimi kayıp ettim bir oğlum vardı onu da devlete hizmet etsin diye askere gönderdim. Tek umudum dün yapılan çekilişti, bu umudu da hırsız zihniyetler elimde aldı. Devlet hakkımı zengine yedirdi" diye konuştu. 

'Katilim siz olursunuz sayın başbakan'


Kışla l ve Alkanat konteynerlerinde yaşayan binlerce depremzede konteynerlerden başka gidecek yerlerinin olmadığını belirterek, "Deprem daha önce kaldığımız evlerimizi, eşyalarımızı ve umutlarımızla birlikte aldı. Şimdi ne gidecek yerimiz var ne de yurdumuz" dedi. Yetkililerin sorunlarına çözüm bulmak yerine "bıktırma" politikalarını uygulayarak su ve elektriklerini kesip kendilerini konteynerlerden çıkarmaya çalıştığını ifade eden depremzedeler, şunları söyledi: "Bizi deprem öldürmedi, fakat devletin ve hükümetin çıkarcı ve haksız politikaları bizleri her gün öldürmekten beter ediyor. İşimiz yok aşımız yok bu saatten sonra gidecek hiçbir yerimiz yok. Devleti göreve davet ediyoruz. Buradaki sorun adalet çerçevesi içerisinde kısa sürede düzelmezse hepimiz kendimizi çocuklarımızla birlikte konteynerlere kilitler ve ateşe veririz. Artık Başbakan da verdiği sözleri yerine getirmeme onurunu yaşamaya devam eder. Katilimiz siz olursunuz sayın Başbakan." DİHA
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.