Akdağ gözaltında yaşadıklarına ilişkin, "Polisler gözaltında ifademi alırken benim PKK talimatı doğrultusunda toplantılara ve eylemlere katılıp öncülük yaptığımı söyledi. Bana ‘niye eylem ve toplantılara katılıyorsun?’ diye sordular. Ben ifademde sürekli barış için her yerde mücadele edeceğimi ve bu suç ise bu suçu işlemeye devam edeceğimi belirttim” dedi.
Batman, Siirt, Mardin merkez ve ilçeleri Kızıltepe, Nusaybin, Mazıdağı, Savur ile belde ve köylerde polis, özel harekat timleri ve asker tarafından 8 Aralık'ta BDP binaları, belediye, İHD, KURDÎ-DER, MEYA-DER, kadın kurumları gibi sivil toplum örgütlerinin de aralarında bulunduğu onlarca adrese eş zamanlı baskın yapılmıştı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla gerçekleşen baskınlarda gözaltına alınan 85 kişiden 48’i kişi tutuklandı. 3 gün gözaltına alınıp serbest bırakılanlar arasında Akdağ ailesinden 63 yaşındaki Barış Anneleri İnisiyatifi üyesi Meyaser Akdağ da bulunuyordu. Akdağ, serbest bırakıldıktan sonra 3 günlük gözaltında yaşadıklarını anlattı. Akdağ, 30 yıl önce devletin uyguladığı baskılardan dolayı göç ettiklerini, 28 yıl İzmir ve İstanbul'da kaldıktan sonra 2 yıl önce tekrar Batman’a geri döndüklerini söyledi. Akdağ, Batman’a geri döndüklerinde Batman'da 1990'lı yıllardaki OHAL döneminin tablosu ile karşılaştıklarını belirtti. Akdağ, yıllardır özgürlük hareketi içinde yer aldığını belirterek, "11 çocuk annesiyim. 65 yaşındaki eşim Osman, 4 Ekim 2011 tarihinde KCK davasından cezaevine girdi. Oğlum ve kızım PKK'ye katıldı. Kızım Hemdiye Akdağ 7 yıl önce tutuklandı ve şu anda Gebze Kadın Cezaevi’nde. Oğlum Metin Akdağ (Ceng) 1992 yılında İzmir’de dağa çıktı. 1994 yılında Silvan-Kulp arasındaki bölgede çatışmada yaşamını yitirdi. Bir kızım şu anda HPG'de yer alıyor. 2 çocuğum engelli diğer çocuklarım da benden ayrı yaşıyorlar” dedi.
'Eve baskın yaparken insanlık dışı davrandılar'
Akdağ, polislerin saat 05.00 sıralarında eve baskın yaptıklarını belirterek, şunları kaydetti: "Polislerin sert bir şekilde üst üste kapıyı çalmaları ile uyandım. Kimsiniz? dedim. ‘Polisiz’ dediler. Kapıyı açtığımda beni iterek hemen içeri girdiler. Komşularımı da uyandırıp eve getirdiler. Bana 'Senin üstünde ifade var. Seni götüreceğiz' dediler. Ellerindeki dosyanın içinde eylemlere katılırken çektikleri fotoğraflarım vardı. Ben onlara her yerde barış için mücadele ettiğimi ve akan kanın durası için bunu her yerde rahat söylediğimi anlattım."
Polis tutuklu olan eşini sordu!
Akdağ, polislerin gözaltı sırasında kendisine "Sen barış annesi değilsin. Sen öncüsün. Senin her eylemde konuşmaların var. Sen toplantı ve eylemlere öncülük ediyorsun. Sen anneleri toplamışsın. Siz o toplantıda ne konuştunuz?" sorusunu sorduklarını belirterek, şunları vurguladı: "Ben de ne yapmışsak hepsini barış için yaptık dedim. Bizim talimat ile Musa Anter Halk Evi’nde toplantı aldığımızı ve örgütleme yaptığımızı söylediler. Eşim Osman Akdağ’ı bana sordular. Niye cenaze törenlerinde anneleri bir araya getirdiğimi sordular. Savcı ve hakim de aynı soruları bana sordu. Ben Kürtçe savunma yaptım. Ben savunmalarımda Başbakan Erdoğan'ın barış istemediğini, savaş istediğini söyledim. Ben ifademde sürekli barış için her yerde mücadele edeceğimi ve bu suç ise bu suçu işlemeye devam edeceğimi belirttim. Hem gözaltında hem de mahkemede tüm ifademi Kürtçe verdim. Eşim geçen sene tutuklandı. Kızım 7 yıldır tutuklu. Hep barış için mücadele ettim bundan sonra da barış için mücadele edeceğim. Benim gibi binlerce anne barış için ciğerleri yanıyor. Çocukları tutuklu ve çatışmalarda yaşamlarını yitirmiş." DİHA
'Niye eylem ve toplantılara katılıyorsun?'
'Niye eylem ve toplantılara katılıyorsun?'
Yüksekova Güncel Yüksekova Güncel
Güncel
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı'nın talimatıyla Batman'da yürütülen operasyon kapsamında gözaltına alınan 31 kişi arasında bulunan Barış Anneleri İnisiyatifi üyesi Meyaser Akdağ (63), 3 gün gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakıldı.