Yüksekova Güncel

O anları Kayacık köylüleri anlattı

Güncel

Lice'ye bağlı Kayacık köyünde askerlerin halka ateş etmesi sonucu Medeni Yıldırım isimli gencin yaşamını yitirdiği protesto eyleminde yer alan yurttaşların ifadeleri olayın nasıl geliştiğini ortaya koyuyor.

 Devlet yetkililerinin olayı "uyuşturucu" ile bağlantılı göstermesine tepki gösteren Kayacık köyü sakinleri, "Kimsenin elinde taşların dışında birşey yoktu. Sonra gaz bombası atıldı. Askerlerin bir kısmı bize ateş ediyordu. Yere düşen yaşlılar kalkamıyordu" dedi.

Diyarbakır'ın Lice ilçesine bağlı Kayacık (Hêzan) köyünde yeni karakol yapımını protesto eden halka yönelik askerlerin ateş açması sonucu bir kişi yaşamını yitirirken, 3'ü ağır olmak üzere toplam 8 kişi de yaralandı. Saldırıda yaşamını yitiren Medeni Yıldırım binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen cenaze töreni ile son yolcuğuna uğurlanırken, olayın yaşandığı köyde ise halen sessizlik hakim. Saldırının görgü tanıkları yaşadıkları olayın şokunu henüz üzerlerinden atamadıklarından dolayı temkinli davranarak konuşuyor. Köyde var olan karakolun çevresindeki inşaat manzarası yetkililerin dile getirdiği "ek bina" açıklaması gibi bir inşaattan çok, köylülerin de dile getirdiği gibi kalekol olduğunu anlatmaya yetiyor. Yaklaşık bir ay önce başlatılan inşaat ile kalekolların çevresine inşa edilen büyük kulelerin inşaatının yarısı tamamlanmış. Köyün yaklaşık 150 metre kuzey doğusunda yer alan jandarma karakolunun yanında, köyün yamacında bulunan dağın tepesinde ise farklı bir karakol bulunuyor. Köy muhtarı Kadri Çelik'in verdiği bilgiye göre, köyün yol ve elektrik sıkıntıları defalarca dile getirilmesine rağmen çözüm geliştirilmezken, yeni inşaat alanının da köylülere ait arazi olduğu ve köylülerin hakkı verilmeden inşaata başlandığı ortaya çıktı. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla gelişen çözüm tartışmalarının yaşandığı bir süreçte meydana gelen olayın ardından gözler Kayacık köyüne çevrilirken, protesto eylemi sırasında orada bulunanlar da DİHA'ya konuştu. 

'Barış gelsin diye oraya gittik' 

Açıklamalarının ileride bir soruşturmaya neden olacağı endişesi ile konuşan Kayacık köyü sakinlerinden Meryem Ceylan (70), o gün oraya karakol inşaatının durdurulması için gittiklerini ifade ederek, köyün üst kısmında yer alan karakolu işaret etti ve var olan karakollara ek olarak yeni inşaatı istemedikleri için protesto eylemine katıldığını dile getirdi. Barış için oraya gittiklerini dile getiren Ceylan, "Biz barış gelsin istiyoruz. Barış gelsin diye oraya gittik. Olayın gerçekleştiği yere çevre köylerden de insanlar gelmişlerdi. Biz orada artık karakol istemiyoruz. Biz barış istiyoruz. İşte bir karakol var. Yeni bir karakol yapılmasını istemiyoruz. Yıllardır akan bu kan dursun diye oraya gittik. Hem asker hem gerilla artık ölmesin diye oraya gittik" diye belirtti. 

'Biz uyuşturucu için değil barış için gittik'

Açıklamanın ardından inşaatın yapımında çalışan ve o gün orada bulunmayan işçilerin çadırlarına taş atıldığını dile getiren Ceylan, şunları ifade etti: "Kimsenin elinde taşların dışında bir şey yoktu. Ondan sonra gaz bombası atıldı. Askerlerin bir kısmı bize ateş ediyordu. Ben kendimi yere atarak kurtardım. Birisi daha düştü o da ihtiyardı kalkamıyordu. Elini tuttum kaldırmaya çalıştım. Baktım bu kez yukarı taraftan da ateş ediliyordu. Kimse kendini savunamıyordu. Genç olanlar zaten uzaklaştı, ama ihtiyar olanlar orada yerde kaldık. Bir köylümüzün koluna isabet etti kurşun. Karakol eskiden de vardı. Şimdi daha çok büyütüyorlar. Bizim barış için verdiğimiz bedeller yeterli. Halkın içinde silahlı hiç kimse yoktu. Hepsi çevredeki insanlarımızdı. Uyuşturucu için değildi. Karakolun yapılmaması için oraya gittik, onun dışında bir isteğimiz yoktu." 

'Çadırlar molotoftan değil atılan gaz bombalarından tutuştu'

Olay günü kendisinin de orada inşaatı devam eden karakolun yapılmaması için gittiğini belirten İkram Akgönül (36), askerlerin karakol inşaatına devam edeceğini belirttiğini, ama halkın yeni karakol istemediği yönünde ısrar ettiğini dile getirdi. Halkın, "Eski karakola karışmıyoruz. Ama yenisini istemiyoruz" dediğini aktaran Akgönül, "Önce gaz bombası attılar. Sonra ateş açtılar. Üzerimize ateş ediyorlardı. Yukarıda bulunan karakoldan da silah sesleri geliyordu. Silah sesleri uzun sürdü. Karakoldakiler yeni karakol yapmakta ısrarlıydılar. Halkta tepki gösterdi. Taş atıldı. Onlar da oradan ateş açtı. Orada bulunanların hepsi halktı, farklı hiç kimse yoktu. Yeni karakol yapılmasın diye oradaydık. Barış aranıyorsa neden karakol yapıyorlar" diye sordu. Karakol inşaatına karşı gerçekleşen yürüyüşün ardından açıklama yapıldığını ve gruptan birkaç kişinin karakoldaki yetkililerle görüştüğünü dile getiren Evin Akgönül (12) ise karakol komutanının "Ben de Kürdüm ne yapıyorsanız yapın. Bize zarar vermeyin" dediğini dile getirerek, heyetin dönmesinin ardından birkaç kişinin çadırların bulunduğu karakolun ön kısmını taşladığını aktardı. Kitlenin taş atmasının ardından askerlerin önce gaz bombası kullandığı, olaylar sırasında çadırların tutuşmasıyla birlikte silah seslerinin gelmeye başladığını dile getirerek, olaylarda kullanıldığı iddia edilen molotofkokteylilerini ise görmediğini kaydetti. Akgönül de orada karakol yapılmasın diye bulunduklarının altını çizdi. 

'İnsanlar dağıldığı esnada askerler ateş açtı'

Olay günü karakol yapımını protesto etmek amacıyla çevre köylerden gelen yurttaşlarla birlikte karakol önüne gittiğini belirten İbrahim Çelik (49), "İnsanlar dağıldığı sırada askerler ateş açmaya başladı. Halkın üzerine direk ateş açıyorlardı. Protesto sadece yeni karakolun yapılmaması içindi" diye konuştu. Olayların uyuşturucu ile ilişkilendirilmesinin yersiz olduğunu dile getiren Çelik, köylerinde uyuşturucu ekiminin söz konusu olmadığını ve bu yönlü bir operasyonun da daha önceden gerçekleşmediğini kaydetti. Askerin silahlı saldırısını kınayan Çelik, Öcalan'ın çağrısı başlayan süreci hatırlatarak, bu sürecin barış için başlatıldığını, sivil insanların öldürülmemesi için başlatılmadığına vurgu yaptı ve "İnsan nasıl sivil insanı öldürür. Bazıları halk kendi kendini vurmuş diyor. Bazıları uyuşturucudan kaynaklı yapılmış diyor. Bunlar tamamıyla yalan. İnsanlar karakol yapımını protesto ediyordu" dedi. Karakolun yapıldığı arazinin de köylülere ait olduğunu ve köylülerin haklarının verilmeden karakolun yapılmaya başlandığını vurgulan Çelik, olayların ardından inşaatın durduğunu ve köyde yapılmak istenenin ek bina olmadığını, aksine kalekol olarak tanımlanan büyük ve yüksek karakol olduğunu dile getirdi. 

Havan topu kullanıldı iddiası

Olaya ilişkin tereddütlü konuşan kimi görgü tanıklarının verdiği bilgiye göre ise saldırı sırasında kullanılan bir havan topu, köyün üst kısmına düşerek yangın çıkmasına neden oldu. / Diha
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.