Yüksekova Güncel

'Sesinizi duyduk, eylemi bırakın'

Güncel

Sincan Cezaevi’nde açlık grevinde bulunan tutsaklarla görüşen Adalet Bakanı Sadullah Ergin, tutsakların taleplerine ilişkin konuşmaktan kaçınırken çözüm önerisi sunmadan tutsakların açlık grevini bırakması gerektiğini söyledi.

Ergin, cezaevlerinde gerekli önlemleri aldıklarını ve hazırlıklarını tamamladıklarını belirterek, olası müdahalenin sinyalini verdi.

 

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sincan Cezaevi Kampusu’nda bulunan F Tipi, L Tipi, Kadın ve çocuk bölümlerinde incelemelerde bulundu. Cezaevinde açlık grevinde olan tutsaklarla da görüşen Ergin incelemelerinin ardından cezaevinde basın toplantısı düzenledi. Hazırladıkları tasarıda cezaevinde bulunan hasta tutsaklara ilişkin düzenleme olduğunu söyleyen Ergin, evli hükümlü ve tutukluların 3 saat aileleri ile görüşeceklerini bunun 24 saate kadar çıkarılabileceğini söyledi. Ergin, taslağın yasalaşmasının ardından uygulamanın hemen başlayacağını söyledi. Ergin, Açık cezaevinde bulunanların yılda 3 kez ailelerine gidebildiğini, hazırladıkları tasarıda ise bu sayının 4’e çıktığını kaydetti. Ergin, cezaevlerinde bulunan çocukların ise 2 ayda bir, tutsakların anne babaları ile 3 saatten 24 saate kadar görüşebileceğini belirtti. Düzenlemede, ölüm ve ağır hastalık iznine ilişkin yeni eklemelerin de yapıldığını söyleyen Ergin, “Tasarıda normal şartlarda cezaevinden çıkan kişinin evinde ya da gittiği adreste 2. derece dahil akrabalarının evi olabilecek. Ya da güvenli görünen başka bir adreste kalacak. Ancak hangisinde kalınacağına gidilen adresteki valiler karar verecekler” dedi.

 

Hasta tutsaklar için muğlak düzenleme

 

Ağır hastaların infazının ertelenmesini öngören düzenlemede, hayatı için kesin bir tehlike arz etme şartı olduğunu belirten Ergin, “Yeni kriter ağır bir hastalık nedeniyle cezaevi koşullarında hayatını yalnız idare ettirememe kriterine bağlanıyor. 300’ün üzerinde hasta hükümlünün durumları tekrar değerlendirilecek. Yeni düzenlemeye uyanların cezaları düzenlenecek” dedi. Ergin, hasta tutsakların durumuna ilişkin karar verecek kurumu ise açıklamadı. İnfaz Yasası’nın 17. maddesinde infaz erteleme hakkını düzenlendiğini belirten Ergin, daha önce 6 aylık ertelemenin yapılabildiğini ve bunun 1 kere yapıldığını, yeni tasarı ile bunun 1 yıla çıkarıldığını vurguladı. Ergin, “3 yılın altında ceza alanların infazının ertelemesi 1 yıl yapılabilecek” diye konuştu. Ergin, AKP’nin iktidara geldiği günden itibaren cezaevlerinin koşullarının iyileştirilmesi noktasında önemli çalışmalar yaptığını ileri sürerek, yaptıkları düzenlemenin yeni haklar getirdiğini savundu.

‘Açlık grevlerine ilişkin her türlü tedbiri aldık’

 

Açlık grevlerine değinen Ergin, “Şu anda Türkiye’de 680 civarında tutuklu ve hükümlü açlık grevi yapıyor. Eylemin başladığı günden bugüne kadar büyük bir titizlikle takip ediliyor. Olumsuz herhangi bir sonucun oluşmamsı için her türlü tedbiri aldık. Parti olarak yola çıktığımızdan bu güne kadar önce insan dedik. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın dedik. Bu gün bu açlık grevleri cezaevlerimizin şartlarına yönelik değil. Bunlar cezaevleri ile ilişkili olmayan farklı sorun alanlarına dönük talepleri kapsayan eylemlerdir. Bu talepler bilinen talepler. Ancak Türkiye zaten uzunca bir süredir demokrasinin standardının yükseltilmesi noktasında çok önemli gelişmeler sağlamıştır” dedi.

 

Talepler yerine asker ve polisin bayramını kutladı

 

Ergin, AKP kongresinde 2023 vizyonuna yönelik taahhütler olduğunu ve bunların içinde anadilde savunma hakkının olduğunu belirterek, “Adalet Bakanlığı olarak bu noktada çalışmalar yaptık. Bunun olgunlaşmasıyla Bakanlar Kurulu'nun görüşüne sunulacak. Bayram arifesindeyiz. Türkiye’de hakların güçlendirilmesi noktasında çalışmalar sürüyor. Bayram gününde dağda bayırda görev yapan güvenlik görevlilerimiz var. Onların bayramlarını tebrik ediyorum. Cezaevlerinde görev yapan çalışanların bayramını tebrik ediyorum” dedi. “Temel hakların eksiksiz yerine getirilmesi, şartların iyileştirilmesi noktasında kesintisiz bir süreç var” diyen Ergin, çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Ergin, “Anadolu’da yürüyen atın başına vurulmaz sözü vardır. Bayramda bu eylemi yapanlara söylüyorum. Kendi sağlığınız ve sizi sevenler için bayram arifesinde vazgeçmelerini öneriyorum” dedi.

 

‘Açlık grevi yapanlarla görüştüm’

 

Ergin açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. “Cezaevinde açlık grevi yapanlarla görüştünüz mü?” sorusuna Ergin, Sincan Cezaevi’nde açlık grevi yapan kadın ve erkek tutsaklarla görüştüğünü belirterek, “Kendi açımdan faydalı olduğunu düşündüğüm temaslar oldu. Burada söylediklerimi onlara da aktardım” şeklinde konuştu. Ergin, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecride ilişkin soruya ise, “Talepler içinde olan savunma hakkına ilişkin çalışmamız var. Onun dışındaki hususları sizlerle paylaşacak aşamada değilim. Paylaşılacak aşamaya gelindiğinde paylaşırız” dedi. Ergin, “Tasarıda yer alan aile görüşü Öcalan’ı kapsar mı?” sorusuna ise, “Aile görüşü bir hak olarak değil bir ödül olarak düzenleniyor. Bunu kullanacak hükümlülerin sınırlamalara tabi olmaması şartı var. Ama sınırsız bir uygulama olmayacak” yanıtını verdi.

 

Açlık grevine giren milletvekillerine yüklendi

 

BDP milletvekillerinin açlık grevine girmesine ilişkin Ergin, “Bu konularla ilgili çözüm arayışında olan sorunu çözmek isteyen bir Adalet Bakanlığı var. Herkes sorumluluğunun gereğini yerine getirmeli. Çözüme katkı sunacak olan varsa sunsun. Ama yangına benzin dökmek isteyenler varsa söz orucuna girsinler. Söz söylemesinler. Bu meselenin çözümü noktasında katkı sunacakların katkılarını almaya çalıştık. Bu eylem sesin duyulması için yapılıyorsa bu ses duyulmuştur. Ama cezaevinde bulunan herkes devlete emanettir. Onların sağlıkları devletin sorumluluğu altındadır. Sağlık elemanları teyakkuz altındadır. Durumu kötü olanlarla her gün görüşüyorlar. Şu an için sıkıntı verici tablo olmadığını düşünüyorum; ama konu önemsiz değildir. Cezaevinde bir tek kişinin burnunun kanaması razı olacağımız bir sonuç değildir” yanıtını verdi.

 

Tutuklu gazetecilere ilişkin raporların sorulması üzerine Ergin, “Bu yılki raporun tepkileri telafi amacıyla hazırlandığını düşünüyorum. Ancak afaki değerlendirme yapmam. Raporda belirtilen isimler üzerinde sağlıklı çalışma yapıyoruz. Basın mensupları bu rapora dayalı eleştiri yapacaklarsa biraz sabırlı olsunlar. Raporda belirtilen isimler konusunda daha sonra mahcubiyet yaşanabilir. Raporu Türkiye’de 3 tane gazeteciye hazırlattıklarını söylediler. Raporda yer alan isimleri değerlendiriyoruz. Bayram ertesinde paylaşacağım. Elimizde veriler var” dedi.DİHA

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.