Yüksekova Güncel

Tıp öğrencileri Ankara Emniyeti'ni protesto etti

Güncel

TTB, SES, İHD ve HASAT üyeleri, Ankara Emniyeti'nin sağlık öğrencilerine ve ailelerine yönelik tehditlerini protesto etti.

 Türk Tabipler Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Topluluğu (HASAT) üyeleri, Ankara Emniyeti'nin sağlık öğrencilerine ve ailelerine yönelik tehditlerine ilişkin Hacettepe Üniversitesi Merkez Sıhhiye Kampüsü heykel önünde ortak açıklama yaptı. Açıklamada, "Polis elini ailemden çek", "Polis tehdidine hayır", "Sağlık muhalefeti engellenemez" dövizleri açılarak, sık sık "Sağlık haktır satılamaz", "Polis defol üniversiteler bizimdir" sloganları atıldı. Açıklamaya İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ve SES Genel Başkanı Çetin Erdolu da katıldı.

6 Haziran 2012 tarihinde Ankara Emniyeti'nin sağlık öğrencilerine yönelik yaptığı operasyonda 56 kişinin gözaltına alındığını, bunlardan 13'ünün 6 ay cezaevinde kaldığını ve halen yargı sürecinin devam ettiğini ifade eden Tıp öğrencilerinden Mehmet Budak, "Bizler HASAT, TÖK, SES Öğrenci komisyonunda çalışan; sağlıkta dönüşüme, kadın özgürlüğüne, Kürt sorununa, emek sömürüsüne, eğitim sistemine dair derdi olan sözü olan öğrencileriz. Ankara Emniyet Müdürlüğü bizlerin ve bizlerle ilişkide olan arkadaşlarımızın ailelerini arayarak tehdide varan tacizlerde bulunmakta, çocuklarını 'teröristlerden HASAT, SES, TTB'den korumak, kurtarmak için polisle işbirliğine davet etmektedir" dedi. Budak, gizli kameralar, ses dinlemeleri, tele kulaklar yetmezmiş gibi Ankara Emniyeti'nin bu tacizkar tavırlarını, kendilerini ve birlikte çalıştıkları kurumları "terörist" ilan etmesini gayri hukuki bulduklarını kaydederek, demokratikleşme sürecinde provakatif bir girişim olduğunu düşündükleri için gerekli işlemlerin başlatması için İçişleri Bakanlığı'na şikayet ettiklerini söyledi.

'Öğrenciler sağlık sistemine karşı oldukları için tutuklandı'

Açıklamanın ardından konuşan SES Genel Başkanı Çetin Erdolu, öğrencilik yıllarında geleceklerine sahip çıkmak adına 6 ayını cezaevinden geçirdiklerini belirterek, "Onların mücadelesi sadece kendi geleceklerine sahip çıkmak adına değil, AKP eliyle küresel sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirilen sağlık sistemine karşı oldukları için tutuklandılar" diye konuştu.

'Polise göre yargılanan kişi suçludur'

Erdolu'nun ardından konuşan İHD Genel Başkanı Türkdoğan ise, sistemin hala öğrencileri en büyük tehdit olarak gördüğünü belirterek, "Üniversite'de bilim mi yapılacak, yoksa üniversite de öğrenciler kendisinden korkulan şüphe edilen suçlu gibi görülen bir kişi olarak mı görülecek. Buradaki öğrencilerin 13'ü 6 ay tutuklu kaldılar. Polisin bilmediği bir şey var; masumiyet karinesi. İnsanlar yargılanırlar, yargılama sonuçlanana kadar herkes masumdur. Oysa polis kararı vermiştir, yargılama bitmiştir. Ama herkese şüpheli gözüyle bakılırsa geleceğimize de şüpheyle bakmış oluruz" dedi. Türkdoğan, polisin kendi işi olmayan şeye karışmaması gerektiğini belirterek, "Bir aile arandığında, o aile sabaha kadar uyumaz. 'Acaba çocuğuma ne oldu' kaygısı yaratmak istiyorlar. Burada başlatılan bu sürecin takipçisi olacağım" diye konuştu. Açıklamanın ardından eylem alkışlarla sonlandırıldı. / Diha
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.