Özelleştirmeden sonra çok büyük karlar elde eden VEDAŞ’ın işçilerini böylesine düşük ücretlerle çalıştırması, emekçilerin ekonomik darboğazın içine düşmelerine sebep olduğunu da ifade eden Üçer şunları belirtti: “Bu kişiler ailelerinin zorunlu ihtiyaçlarını bile karşılayamamaktadır. Ayrıca söz konusu durum, sonrasında önemli toplumsal sorunların baş göstermesine yol açacak mahiyettedir. Dolayısıyla işçilerin çalışma haklarının bir an önce düzeltilmesi ve hak ettikleri ücret üzerinden çalıştırılması, çalışma barışının sağlanması açısından son derece önemlidir.”
Üçer Yıldız’a şu soruları sordu:
-VEDAŞ tarafından elektrik arıza biriminde çalışan işçilerin, kendilerine ödenen düşük ücretle ailelerinin geçimini sağlayabileceklerine inanmakta mısınız? İşçiler tarafından ifade edilen; ‘‘VEDAŞ tarafından adeta kölelik şartlarında çalıştırıldıkları’’ gerçeği hakkında ne düşünmektesiniz?
-VEDAŞ arıza birimi işçilerinin özlük haklarının da asgari seviyede bile olsa karşılanmadığı dikkate alındığında; meşru olan bu greve (işçilerin haklı talepleri karşılanarak) son verilmesi için Bakanlık nasıl bir girişimde bulunmayı düşünmektedir?
-Bakanlık, VEDAŞ İle işçiler arasında yapılan iş sözleşmesinde ne tür bir işleve sahiptir? Bakanlığın taban ücret belirleme yetkisi var mıdır?
-Sosyal Devlet İlkesi gereği Bakanlığın, işçilerin çalışma ve sosyal hakları konusunda işverene ne tür yaptırımlarda bulunma yetkisi vardır? Bakanlık bu yetkileri kullanmakta mıdır? Kullanıyorsa; durum neden işçilerin greve gitmesini gerektirecek kadar vahim bir hal almıştır?
-Bakanlığın (işçi hakları açısından) bu yaptırım yetkilerini yeterli bulmakta mısınız? Bu yetkiler Sosyal Devlet İlkesi’nin gereklerini karşılayabilmekte midir?