CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün açıkladığı "Demokratikleşme paketi"ne ilişkin CHP Genel Merkezi'nde basın toplantısı yaptı. Kılıçdaroğlu, geçmiş dönemlerde yapılan demokratikleşme hamlelerini anlatarak, gelinen noktanın Türkiye'nin hak ettiği nokta olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "AKP döneminde Türkiye bütün demokratikleşme sıralamalarından geriye düştü. BM tarafından açıklanan insani gelişmişlik sıralamasında 2002 yılında Türkiye 85'inci sıradaydı, bugün 95'inci sıradadır. Geçen 11 yıla rağmen demokrasi standardında Türkiye halen melez demokrasi olarak görülüyor. Özgürlük endeksine göre, Türkiye yarı özgür bir ülke olarak kabul ediliyor. Basın özgürlüğü endeksine göre Türkiye 2002'de 94'üncü sıradaydı bugün 154'üncü sıraya geriledi. Uluslararası kurumlara göre, Türkiye bir gazeteci cezaevidir. 2002 yılında tutuklu gazeteci yoktu bugün 7 milletvekili ve yüzlerce yerel yönetici cezaevinde. Kendilerine yönelik bir şey olunca 'milli irade' diyorlar. Peki bunları neden milli irade saymıyorsunuz. 2002 yılında cezaevinde 59 bin yurttaş vardı. Bugün bu sayı 135 bindir. Hükümet sürekli yeni cezaevi yapıyor. 2 bin 760 öğrenci cezaevindedir. Parasız eğitim isteyen, poşu takan gençler cezaevinde. Son 11 yılda 123 faili meçhul cinayet yaşandı. Hrant Dink cinayetinde sorumluluğu bulunanlar terfi ettirildi. Bunlardan biri de önce milletvekili sonra bakan yapıldı" diye konuştu.
'Cezaevinde küçücük çocukların ırzına geçildi'
Kılıçdaroğlu, Gezi direnişinde yaşamını yitirenleri de andı. Kılıçdaroğlu, "Buradan Mehmet Uytun'u da rahmetle anıyorum. Cezaevlerinde küçücük çocukların ırzına geçildi. Yargı bağımsızlığı tam anlamıyla ortadan kalktı. Soruyorum; açıklanan bu sözde demokrasi paketi bu açığı kapatır mı? Bu paket bu açığı kapatmaz, bu yaraya derman olmaz. Çünkü demokrasi konusunda samimi değiller" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Türkiye'de çağdaş iktidar açığının bulunduğunu belirterek, paketin yapılış biçimini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, "Sözde demokrasi paketi uyguluyorsunuz ama bazı medya organlarına sansür uyguluyorsunuz. Kenan Evren gibi açıklama yapıyor. Birisinin apoleti var diğerinin yok" dedi. Kılıçdaroğlu, pakette yer alan önerilerin daha ilerilerini kendilerinin yasma döneminde yaptığını ancak hepsinin AKP tarafından reddedildiğini söyledi.
'Değişime en kapalı parti AKP'dir'
Kılıçdaroğlu, lider suntasının en yoğun yaşandığı ve değişime en çok kapalı olan partinin AKP olduğunu, AKP'nin en ufak itirazı "Devlete başkaldırı" olarak gördüğünü kaydetti. Kılıçdaroğlu, "Neyin ibadethane olup olmayacağına devlet karar veremez. Biz cemevlerinin de ibadethane olması için önerge verdik kabul edilmedi. Basın özgürlüğünü genişletmek için yasa teklifleri verdik ama AKP bunu da reddetti" ifadesini kullandı.
"Diktatör lütfetmiş bize demokrasi paketi hazırlamış" diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın "benim istediğim kadar demokrasi" dediğini söyledi. Kılıçdaroğlu, aydınları da eleştirerek, "Hükümetin açıklarını yamamaya çalışan bir aydın kesimi oluşmuştur. Bunlara aydın denilemez. Daha düne kadar akreditasyon yüzünden bazı yerlere alınmayan gazeteciler şimdi aynı uygulama yapılıyor, başkalarına karşın ama buna sesini çıkarmıyorlar" diye belirtti. DİHA
Değişime en kapalı parti AKP'dir'
Değişime en kapalı parti AKP'dir'
Yüksekova Güncel Yüksekova Güncel
Politika
"Demokratikleşme paketi"ni değerlendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'nin 11 yıllık iktidarı döneminde yaşanan hak ihlallerini sıralayarak, "Soruyorum; Açıklanan bu sözde demokrasi paketi bu açığı kapatır mı? Bu paket bu açığı kapatmaz, bu yaraya derman olmaz. Çünkü demokrasi konusunda samimi değiller" dedi.