Yüksekova Güncel

'Kimsenin halkımızın sağduyusunu ölçmeye hakkı yok'

Politika

DTK, Dicle Üniversitesi'nde öğrenci olmayan bir grubun demokrat ve yurtsever öğrencilere demir çubuk ve sopalarla saldırması ile başlayan olaylardan üniversite yönetimini sorumlu tutarak, "Kürt halkı ulusal birlik ruhu ile barış, demokratik siyaset yöntemleriyle demokratik kurtuluşa yönelirken bu tür provokatif girişimlerin bu özgürlük yürüyüşünü tıpkı 90'lı yıllarda olduğu gibi olumsuz etkilemeyeceğini de belirtmek gerekir" diye kaydetti.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Dicle Üniversitesi'nde 2 gündür öğrenci olmayan bir grubun demokrat ve yurtsever öğrencilere demir çubuk ve sopalarla saldırması ile başlayan olaylarla ilgili yazılı açıklama yaptı. "8 ve 9 Nisan 2013 tarihlerinde Dicle Üniversitesi'nde tüm halkımızı kaygılandıran olay ve saldırılar yaşanmıştır" cümleleri ile başlayan açıklama şöyle devam etti: "8 Nisan günü yaşanan gerginlik üzerine öğrencilere polis koruması altında sopa ve satırlarla saldırılar düzenlenmiş, saldırgan grup yurtsever gençleri tahrik ederek olayların büyümesine yol açmıştır. Gençliğe olan öfkesini her fırsatta gösteren polis, bu provokasyonu bahane ederek gençlere yoğun bir şekilde saldırmıştır."

'Kimsenin halkımızın sağduyusunu ölçmeye hakkı yok'

Saldırıları protesto etmek amacıyla fakültede eylem düzenleyen demokrat ve yurtsever öğrencilerle dayanışmak üzere, üniversiteye giden DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ve BDP Milletvekili Mülkiye Birtane'nin saldırıya uğradıklarını ve saldırıda Tuğluk'un yaralandığını kaydeden DTK, "Halkımızın önemli bir özgürlük dinamiği olan gençlerle dayanışma ve olayların büyümesini engellemek amacıyla üniversiteye giden Eş Başkanımız Sayın Aysel Tuğluk ve Koordinasyon Kurulu üyemiz BDP Milletvekili Sayın Mülkiye Birtane de polisin saldırısına maruz kalmış, Eş Başkanımız yaralanmıştır. Üniversite çıkışında da Eş Başkanımızın arabasının önü kim olduğu ve kimlerle bağlantılı oldukları karanlık olan bir grup tarafından kesilmeye çalışılmıştır. Kimsenin halkımızın sağduyusunu ölçme hakkı yoktur. Bu tür saldırıların ne yurtsever gençliğini de gençlikle bir bütün olan kongremizi ve halkımızı yıldırmayacağı açıktır" diye kaydetti. 

Üniversite yönetiminin bu olayların yaşanmasında negatif rolü olduğu vurgulanan açıklamanın devamında, "Olayların büyümemesi ve öğrencilerin haklarını korumaktan yana bir tavır almayan Dicle Üniversitesi yönetimi, polis saldırısına seyirci kalmış ve sorunun çözümü için hiçbir şey yapmamıştır. Polisin fakültelere dahi girmesine izin veren zihniyetin özgür düşüncenin gelişmesine yardım etmesi düşünülemez" denildi. PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın tarihi Newroz'da ilan ettiği ve tüm halkın da etrafında kenetlendiği yeni bir mücadelenin başladığına işaret edilen açıklamada, bu tip saldırıların altında yatan gerçekliğin süreci hazmetmemekle ilgili olduğu belirtildi. Açıklamada, "Kürt halkı ulusal birlik ruhu ile barış, demokratik siyaset yöntemleriyle demokratik kurtuluşa yönelirken bu tür provokatif girişimlerin, bu özgürlük yürüyüşünü tıpkı 90'lı yıllarda olduğu gibi olumsuz etkilemeyeceğini de belirtmek gerekir. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın başlatmış olduğu demokratik kurtuluş sürecinin büyük umutlar doğurduğu bu dönemde, herkesin sorumlu ve duyarlı hareket etmesi gerekmektedir. Hiç kimsenin halkımızı geri tartışmalara, yapay gündemlere çekmeye ve provokasyonlar yapma hakkı olmadığı gibi, Kongremiz bu tür tutumlara karşı gereken demokratik duyarlılığı sergileyecektir. DTK olarak tüm ulusal ve toplumsal kesimleri hassas davranmaya, gereken sorumluluk bilinciyle hareket etmeye ve bir kez daha ulusal birlik etrafında kenetlenmeye çağırıyoruz" diye kaydedildi. DİHA
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.