Netanyahu ile Erdoğan arasındaki görüşmede ilişkilerin normalleşmesi ve Filistin sorunuyla ilgili işbirliği konusunda hemfikir olunduğu bildiriliyor. Telefonda konuşulanların yazıya dökülmesi bekleniyor. Normalleşme çerçevesinde öncelikle ‘ikinci kâtip’ seviyesine indirilen diplomatik temsil seviyesinin yükseltilmesi gerekiyor.
Büyükelçiler atanacak
Nitekim dün karşılıklı büyükelçi atanması konusunda da mutabakata varıldığı duyuruldu. Bu gelişmenin ardından Türkiye’nin NATO, Yeşil Enerji Konseyi gibi uluslararası kuruluşlarda İsrail’e uyguladığı ambargolar kalkacak. Türkiye’nin İsrail’i Türkiye’deki tatbikatlardan ve devlet ihalelerinden dışlaması da sona erecek.
Türkiye ile İsrail arasında ilişkiler İsrail’in Gazze operasyonu ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İsrail Cumhurbaşkanı’na Davos’ta ‘one minute’ diye rest çekmesi ile sarsılmıştı. İlişkiler Mavi Marmara olayından sonra da kopmuştu. Türkiye’nin konuyu BM’ye taşıması, İsrail tarafından kabul edilse de BM’deki rapor süreci tam bir skandala dönüştü. İsrail yanlısı raportörler nedeniyle birçok ayrıntı göz ardı edilirken, raporun sızdırılması da kirizi onaracağına derinleştirdi. Ardından, Türkiye’nin İsrail’de çıkan orman yangınına Türkiye’nin yangın söndürme uçağı göndermesini fırsata çevirmek isteyen ABD, Türk ve ABD’li yetkilileri Cenevre’de buluşturdu. Ortak bir yaklaşım benimsense de İsrail’deki koalisyon hükümetinin şahin kanadı bu uzlaşmayı tanımadı ve Cenevre mutabakatı başarısız oldu. 2011’deki Van depreminden sonra İsrail’in insani yardım gönderme talebi de reddedilmişti. İsrail’de seçimlerin yapılması ile Obama 2. dönemi aynı döneme denk geldi. İsrail-Filistin sorununu çözmeyi dış politika hedefi yapan Obama’nın bölge turundaki ilk işi iki tarafı ikna etmek oldu. Arap Baharı ve Suriye krizinin yaşandığı Ortadoğu’daki siyasi konjonktürün Türkiye ile İsrail ilişkilerinin normalleşmesine bağlayan ABD’li kaynaklar, varılan mutabakatı geç kalmış bir mutabakat olarak yorumladı. NATO ve AB de gelişmeyi memnuniyetle karşıladığını duyurdu.
TÜRKİYE'NİN ÜÇ ŞARTI VARDI
Özür Şartı: Ankara İsrail’den “apology” ifadesinin geçtiği bir özür bekliyordu. Netanyahu bu ifadeyi ‘operasyon hataları’nı gerekçe göstererek kullandı. Operasyonun arkasında durdu, ancak sonuçlarından dolayı özür dilediğini bildirmiş oldu.
Tazmİnat Şartı: İsrail, olaydan zarar görenlere tazminat ödeyecek. İsrail’le ilgili yargı süreçleri son bulacak.
“Gazze Ambargosu kalksın” şartı: Katar Emiri’nin ziyaretinde bizzat Gazze yönetimi ‘ambargonun fiilen kalktığının işaretidir’ ifadesini kullanmıştı. İsrail, geçen aylarda Türkiye’nin Gazze’de kuracağı hastanede kullanılacak malzemelerin geçişine izin verdi. Türkiye, “Ambargo kalksın” ısrarını yumuşattı.
BAŞBAKANLIK: SİVİL ABLUKA KALKTI
Başbakanlık’tan yapılan açıklamada, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun özür dilediği, Başbakan Erdoğan’ın da özrü kabul ettiği bildirildi. Açıklamada, telefon görüşmesine ilişkin şu bilgiler verildi: “Sayın Netanyahu, bir dizi operasyonel hatanın yapıldığına işaret eden soruşturma ışığında, can kaybına veya yaralanmaya yol açan her türlü hatadan dolayı İsrail adına Türk halkından özür dilemiş; Sayın Başbakanımız da söz konusu özrü Türk halkı adına kabul etmiştir. İki başbakan, tazminat/ademi mesuliyet konusunda bir anlaşma yapılması hususunda da mutabık kalmıştır. Netanyahu ayrıca, İsrail’in, sivil halkın kullanacağı malların Gazze dahil Filistin topraklarına girişine ilişkin kısıtlamaları kaldırdığını ifade etmiştir.
Güncelleme Tarihi: 23 Mart 2013, 09:56