' 34 Ceylan'ı katlettiler'

Roboski İçin Adalet Girişimi'nin Roboski katliamının 21’inci ayı nedeniyle yaptığı forumda konuşan Gazeteci-Yazar Ayhan Bilgen, bugünün Ceylan Önkol'un 4. ölüm yıldönümü olduğunu hatırlatarak, "Bir Ceylan'a sahip çıkamadığımız için 34 'Ceylan'ı katlettiler. Onlara da sahip çıkmazsak Ceylanlarımızı kaybetmeye devam edeceğiz" dedi.

' 34 Ceylan'ı katlettiler'
 Roboski İçin Adalet Girişimi, Mülkiyeliler Birliği'nde forum düzenledi. Özlem Özkan'ın moderatörlüğünde yapılan foruma Gazeteci-Yazar Ayhan Bilgen, İnsan Hakları Derneği yöneticilerinden Selma Güngör, CHP Ankara Milletvekili ve Meclis Uludere Alt Komisyonu üyesi Levent Gök, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi'nden Canan Şahin, Gündem Çocuk Derneği'nden Deniz Kırımsoy ve MAZLUMDER’den Mehmet Can Çağlayan katıldı. Forumda ayrıca Roboski'de yakınlarını kaybeden Veli Encü ile Ferhat Encü'nün mesajları okundu. İlk konuşmayı yapan Ayhan Bilgen, amaçlarının Roboski'yi unutturmamak ve hesabını sormak olduğunu dile getirdi. Bugünün aynı zamanda Lice'de katledilen Ceylan Önkol'un yaşamını yitirişinin 4’üncü yıldönümü olduğuna işaret eden Bilgen, "Bir Ceylan'a sahip çıkamadığımız için 34 ceylanı katlettiler. Onlara da sahip çıkmazsak Ceylanlarımızı kaybetmeye devam edeceğiz" dedi. Platformlarının her ay basın açıklamaları yaptığını belirten Bilgen, bundan sonra daha farklı eylemler yapmayı hedeflediklerini dile getirerek, herkesi söz alma sorumluluğuna davet etti. 

Veli Encü: İllaki adalet ilahi adalet

MAZLUMDER’den Mehmet Can Çağlayan Roboski'nin çok bilinçli planlanmış bir katliam olduğunu dile getirdikten sonra Veli Encü ile Ferhat Encü'nün foruma gönderdikleri mesajı okudu. Veli Encü, Roboski için adalet istediklerinden dolayı cezalandırılmaya devam edildiklerinin altını çizerek, "İnsanlık katliamının yanı sıra bir hukuk katliamı ile karşı karşıyayız. Bize yaşatılanların ne anlama geldiği açıktır. Ancak buna rağmen adalet işlemiyor. Bu nedenle illaki adalet ilahi adalet diyoruz. Bunun için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi. Ferhat Encü de 21. yüzyılda faillerin ortaya çıkarılıp cezalandırılmasının önemine işaret etti. Encü, bugünün aynı zamanda kayıp çocuklarının hesabını soran Cumartesi Anneleri'nin eylemlerinin 444. haftası olduğunu ve Ceylan Önkol'un 4 yıl önce bugün katledildiğini hatırlatarak, "Kaybettiklerimizin hesabını soralım ve bunun için birbirimize her zamankinden daha fazla kenetlenelim" dedi. 

'Adalet Roboski'de yerini bulmadı'


DSİP'ten Canan Şahin ise kaybettiklerinin hesabını sormakla yükümlü olduklarını dile getirerek, Uğur Kaymazlardan, Enes Ata'ya, Ceylan Önkol'a çok fazla acı biriktiğini ifade etti. Failleri bildiklerini söyleyen Şahin, "Ancak 2 yıldır Hüseyin Çelik'in belirttiği 'Bir operasyon kazasıdır' söyleminden öteye yol alınamadı. Her şey çok aleni bir şekilde gelişiyor. Buna rağmen devletin bilmemesi imkansız" ifadesini kullandı. Adaletin Roboski'de yerini bulmadığını ve Kaymakam'ı taşlamak, sınırı geçmek gibi nedenlerle Roboskililerin cezalandırılmaya devam ettiğini kaydeden Şahin, "Roboski'de adalet yerini bulmazsa gerçekte adalet yerini bulamayacak. Roboski hükümetin üzerinde dolaşan bir hayalet olmaya devam edecek" dedi. 

'Devletin bütün birimleriyle yaptığı bir operasyondur'

CHP Ankara Milletvekili ve Meclis Uludere Alt Komisyonu üyesi Levent Gök ise bugüne kadar yargı süreci açısından üç aşamalı bir durumun olduğuna vurgu yaparak, "Birincisi Mülkiye müfettişlerinin görevlendirilmesidir. Ancak müfettişlerin hazırladıkları ön inceleme raporu bir soruşturma açılmasına neden olmadı. İkincisi Diyarbakır savcılığının yürüttüğü soruşturmaydı. Ancak bir buçuk yıl sonra görevsizlik kararı verildi. Katliam unutturulmaya çalışıldı. Üçüncüsü Meclis Uludere Komisyonu'nun hazırlaması gereken rapordu. Rapor aylarca sürüncemede kaldı. Ve en son rapora hukuksal hiçbir değeri olmayacak tarzda iki PKK'linin grubun içinde olması gerekçe gösterilerek sadece bu ifadeler üzerinden bir rapor hazırlandı" dedi. İki yıldır bir arpa boyu yol alınamadığını kaydeden Gök, "Devletin bütün birimleriyle MGK toplantısına bir gün önce gelen MİT raporu doğrultusunda MGK'da alınan karar ve Genelkurmay Başkanı'na bizzat Başbakan tarafından verilen yetki doğrultusunda bu katliam, grubun içinde PKK'nin komutanlarından Bahoz Erdal'ın olduğu gerekçesiyle yapılan bir operasyondur. Çünkü böyle üst düzey birisini öldürmekle hükümet askeri anlamda üstün olduğunu kanıtlamayı hedefliyordu. Dicle Haber Ajansı ve Fırat Haber Ajansı’nın haberleri olmasa kesinlikle katliamın üstünü örtmeyi hedefliyorlardı. Onun için iki-üç gün katliamı görmezden geldiler" dedi. O gün bugündür Roboskili ailelerin dramının devam ettiğini ve Roboskili ailelerin bir takım gerekçelerle cezalandırılmaya çalışıldığını ifade eden Gök, "Roboski'de daha kan yerdedir. Roboski'de kan sıcaktır" dedi. 

'Devletin öldürme yetkisi yoktur'

İHD'den Selma Güngör de Roboski katliamının Türkiye'de insanların öldürülmesi ve bunun meşrulaştırılması mevzusunu tekrar gündeme getirdiğini belirterek, her ne gerekçeyle olursa olsun devletin öldürme yetkisinin olmadığını ve bunun doğal karşılanmaması gerektiğini dile getirdi. Güngör, "Öldürme olayını meşru karşıladık. Toplum olarak üstünü örttük. 'Terörist' damgasıyla insanların öldürülmesine izin verdik. Öldürmek kimin elinde, kim kimi öldürebilir, sorularını kendimize çok güçlü sormakla yükümlüyüz. Roboski ile öldürme hakkı kime aittir ya da böyle bir hak var mıdırın sorgulamasına girmek zorundayız. Yoksa biz suçlunun ya da farklı bir kesimin öldürülmesine izin verirsek insanlığımızı kaybederiz" dedi. Güngör, Türkiye'de ölümün meşrulaşmaması için adli ve idari mercilerin işletilmesi başta olmak üzere her alanın insandan yana değişmesi için mücadele etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi. 

'Roboski bir dönüm noktasıdır'

Forumun ardından Roboski İçin Adalet Girişimi Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. "Katiller bulunsun Roboski bir daha asla" pankartının açıldığı açıklamada MAZLUMDER Genel Koordinatörü Nurcan Aytay konuştu. Aktay, Roboski katliamının ardından 21 ay geçtiğini ve yargılama, idari soruşturma ile meclis komisyonu tarafından yürütülen çalışmalarda hiçbir sonuç alınamadığını kaydetti. "34 sivil yetişkin ve çocuğun karşısında siyasi sorumluluk ve toplumsal duyarlılık sergilenemiyorsa ne zaman ve hangi durumda sorumlu hareket edeceğiz?" diye soran Aktay, Türkiye'nin göz göre göre 34 insanın katledildiği bir ülke haline geldiğini kaydetti. Aktay, "Roboski katliamını bir dönüm noktası olarak görüyor ve Roboski'yi unutturmayacağımızı, unutmayacağımızı ifade etmek için her ay burada buluşuyoruz" dedi. 

Açıklama alkışlar eşliğinde sona erdi. DİHA

Güncelleme Tarihi: 28 Eylül 2013, 23:47
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER