2 çocuğu cezaevinde olan Kadriye Yiğit, "Sadece çocuklarımızın açlık grevinde olduğunu sanıyorlar. Biz aileler de çocuklarımızla birlikte eriyoruz, yemek yiyemiyoruz. Kanımızın son damlasına kadar çocuklarımızla birlikte olacağız. Artık şu iyi bilinmeli biz çocuklarımızın taleplerinin arkasındayız. Önderimiz özgür olmadan bizler de özgür olmayacağız" dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının sağlanması ve Kürt halkının demokratik haklarının tanınması için 12 Eylül'den itibaren süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlayan PKK'li ve PAJK'lı tutsakların sağlık durumları gittikçe kötüleşirken, tutsakların aileleri yetkililerin sessizliğine tepkili. Çözüm üretilmediği takdirde kendilerinin de cezaevi önünde açlık grevine başlayacaklarını belirten tutsakların anneleri, devletinin çocuklarının taleplerini hiçe saydığını, tutuklulara tecrit içinde tecrit uyguladığını, tutsakların görüşe çıkmadıkları için elbise ile para verilmediğini belirtti.
'Öcalan'ın özgürlüğü için ayakta olacağız'
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde 24 Eylül'de süresiz dönüşümsüz açlık grevine başlayan Semra Tekin'in annesi Nizbet Tekin, açlık grev eylemine destek verdiklerini, kanlarının son damlasına kadar tutsakların yanında, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için ayakta olacaklarına belirtti. Tekin, "Bunu herkes iyi bilsin. Biz önderliğimiz olmadan yaşayamayız. Onun özgürlüğü Kürt halkının özgürlüğüdür" dedi. Kürt halkını Öcalan'ı sahiplenmeye çağıran Tekin, "Çocuklarımız şu an cezaevinde ve açlık grevinde içimiz yanıyor. Bunu yaşayamayan bilemez. Gücümüzü birliğimizi bir yapıp Sayın Öcalan'ı ve tüm siyasi tutsakların özgürlüğü için mücadele etmeliyiz" dedi.
'Ölüm orucu dayatıyorlar'
24 Eylül'de süresiz dönüşümsüz açlık grevine başlayan Hanım Çelik'in annesi Emine Çelik de, çocuklarına para yatırmak istediklerini; ancak kabul edilmediğini söyledi. Cezaevi idaresinin uygulamalarıyla çocuklarına ölüm orucunun dayatıldığını vurgulayan Çelik, cezaevi yetkililerinin kendisine "Neden çocuklarına sahip çıkmadın cezaevine girdiler" dediğini aktardı. Çelik, "Siz bilmiyor musunuz çocuklarım ne istiyor. Yıllardır bizi eziyorsunuz artık yeter bizler de boyun eğmeyeceğiz. Kanımızın son damlasına kadar çocuklarımızın verdiği mücadelede destek vereceğiz" şeklinde konuştu. Çelik, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın sağlık, güvenlik ve özgürlük koşulları oluşturulmazsa kendilerinin de cezaevi önünde açlık grevine başlayacaklarını dile getirdi.
'Çocuklarımızla birlikte eriyoruz'
Cezaevinde 3 çocuğu olduğunu ve ikisinin açlık grevinde olduğunu belirten Kadriye Yiğit, Adana'daki oğlu Barış'ın ve İzmir'deki oğlu Numan'ın durumuna dikkat çekerek, "Sadece çocuklarımızın açlık grevinde olduğunu sanıyorlar. Biz aileler de çocuklarımızla birlikte eriyoruz, yemek yiyemiyoruz. Kanımızın son damlasına kadar çocuklarımızla birlikte olacağız" dedi. Yiğit yaşadıklarını, "Gözlerime geceleri uyku girmiyor. Artık şu iyi bilinmeli biz çocuklarımızın taleplerinin arkasındayız. Önderimiz özgür olmadan bizler de özgür olmayacağız. Bizim yüreğimiz yanıyor. Temennimdir bize bunu yaşatanlarda bizim yaşadığımız acıya yaşar ve acı ile yaşamanın ne demek olduğunu anlar" diyerek anlattı.
'Kaybetmeye tahammülümüz kalmadı'
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde 24 Eylül'de süresiz dönüşümsüz açlık grevine başlayan Nurcan Can'ın annesi Feride Can ise, "Çocuklarımız önderleri ve dilleri uğruna bedenlerini açlığa yatırmış. Bizler de onların ve açlığa bedenlerini yatırdıkları talepleri için elimizde geleni yapmaya devam edeceğiz" dedi. Hükümete çağrıda bulunan Can, "Tutuklu çocuklarımızı ve milyonların önder dediği Sayın Öcalan'ı serbest bırakın. Biz anneler artık kimsenin yüreğinin yanmasını istemiyoruz. Kaybetmeye tahammülümüz kalmadı" diye konuştu. / Diha
Güncelleme Tarihi: 21 Ekim 2012, 11:30
SIRADAKİ HABER