Tuzluçayır Meydanı'nda farklı siyasi görüşlere sahip yurttaşların biraraya geldiğini belirten Barış Ördek adlı direnişçi, "Türkiye'de, 24 saat süren tek direniş alanıyız. Çok güzel bir direniş bu" dedi.
Taksim Gezi Parkı'ndaki ağaçlarının kesilmemesi için Haziran ayı başında Taksim'de başlayan ve ardından Türkiye geneline yayılan Gezi direnişi, Ankara'nın Mamak ilçesinde bulunan Tuzluçayır Meydanı'nda direnişçiler tarafından kurulan çadırla devam ediyor. 7 Temmuz'da kurulan direniş çadırına akşam saatlerinden itibaren mahallede yaşayan ve farklı siyasi görüşe sahip yüzlerce yurttaş etkinliklere katılıyor. Yurttaşlar günlük ihtiyaçlarını evden getirdikleri yiyecek ve içeceklerle karşılıyor. Yaklaşık 10 çadırın yer aldığı alanda, direnişçiler tarafından "Devrim market" ve kütüphane oluştururken, Rojava'da çeteciler tarafından katledilen Kürtlerle dayanışma amacıyla da yardım kampanyası başlatıldı. Çadırda, forumlar, kültür sanat etkinlikleri, güncel konular üzerinde tartışmalar ve konserler yapılırken, her akşam yaklaşık 20 kişi sabaha kadar çadırların nöbetini tutuyor.
'İyi ki Gezi direnişi oldu'
Gezi direnişi sırasında ortaya çıkan taleplerin yerine getirilmesi için sokakta direndiklerini ve 7 Temmuz tarihinde de Tuzluçayır Mahallesi'nde bulunan yurttaşların aldığı kararla meydanda çadır kurduklarını belirten çadır direnişçilerinden Barış Ördek, "Direnişin ardından farklı taleplerimiz ortaya çıktı. Bu direnişte şehit düşen arkadaşlarımız var ve onların katilleri hala dışarıdadır. Biz, katillerin cezasını çekmesini istiyoruz. Yetkililerin, derhal istifa etmesini istiyoruz. Taleplerimiz kabul edilene kadar mahalledeki direnişimiz devam edecektir" dedi. Çadır eylemine ilkin bir çadırla başladıklarını ve şu an 10 çadırla direnişlerini sürdürdüklerini belirten Ördek, "Direnişimizi, mahallede bulunan siyasi parti, dernek ve yurttaşların ortaklaşa aldığı kararlarla devam ettiriyoruz" dedi. Çadırların kurulduğu alanda 36 gündür 24 saat boyunca direnişte olduklarını ifade eden Ördek, "Türkiye'de, 24 saat süren tek direniş alanıyız. Bu anlamda kendimizi üzerinde daha fazla bir sorumluluk olduğunu hissediyoruz. Nöbetçi kalmadığımız vakit ise buradaki sıcak ortamdan dolayı sabah 3-4'e kadar buralarda kalıyoruz. Bu anlamıyla iyi ki Gezi direnişi oldu" dedi.
'Ölsem bile gam yemem'
Her akşam saat 21.00'da çadır alanında farklı etkinlikler düzenlediklerini belirten Ördek, "Konser, forum, yurttaşlar sazlarını alıp buraya gelip müzik söylüyorlar. İnsanlar kahvehanelerde sohbet yapacaklarına buraya gelip sohbet ediyorlar. Çocukları, bu alanda oynuyor. Yakında da alana çocuk parkı yapacağız" dedi. Gezi direnişi sırasında polis kurşunuyla katledilen Ethem Sarısülük'ün 23 Eylül'de Ankara'da duruşmasının görüleceğini ifade eden Ördek, "Katillerin ve onlara emir verenlerin adaletin önüne çıkması ve cezalarını çekmeleri için çalışmalar yapıyoruz" dedi. Çadır direnişiyle uzun yıllardır olmayan bir birliktelik sağladıklarını ifade eden Ördek, "Her kesimden katılım var. 7'den 70'e kadar herkes burada. Politik olarak her kesimden insan var. Ortak bir mücadele arenası oldu adeta. Bu anlamıyla da güzel oldu. Farklı fikirlerimiz var ama farklılıklarımızı ortak hedefte biraraya getiriyoruz" diye konuştu. Çadır direnişine halkın çok büyük destek verdiğini kaydeden Ördek, şunları söyledi: "Burada kalan arkadaşlarımızın tüm ihtiyaçları halk tarafından karşılanıyor. Halktan gelen yiyecekler tekrardan burada bulunan halka dağıtılıyor. Yurttaşlar arasında hemen hemen hiç bir problem çıkmıyor. Çok güzel bir direniş bu. Bu sıcak ortamı ve dayanışmayı gördükten sonra artık herhalde ölsek bile gam yemeyiz. Direnişin bir parçayız ve bu direnişin memleketin her tarafına yayılmasını istiyoruz." DİHA
Güncelleme Tarihi: 17 Ağustos 2013, 11:53
SIRADAKİ HABER
