Geceleri soğuktan yatamadıklarını belirten yurttaşlar, gündüzleri de yaylaların helikopterler tarafından bombalandığını ve tedirgin olduklarını söylüyor.

Hakkari'nin bir çok yaylasının "güvenlik" gerekçesi ile yasaklanması köylüleri mağdur ediyor. Yasaklamalarla birlikte köylerde hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan birçok köylü yaylaya çıkamıyor. Köylerinde hapsolan yurttaşlar, yasaklamalara tepkili. Köylülerin büyük bölümü kente yakın olan ve yasaklanmayan birkaç yaylaya akın ederken, söz konusu yaylalar da yasaklanınca Berçelan Yaylası'na gelmek zorunda kaldı. 3 bin 700 rakımlık Berçelan'da da havaların bir türlü ısınamamasından dolayı özellikle çocuklar ve kadınlar zor günler geçiriyor.

Geceleri soğuktan yatamıyorlar

Hakkari'nin Kırıkdağ (Dêzê) Köyü'nde ikamet eden birçok aile kendilerine daha yakın olan ve geliş gidişlerde de rahat olan Spîxane ile Bala yaylalarının yasaklanmasından sonra kentin yasaklı olmayan tek yaylası konumundaki Berçelan Yaylası'na yerleşti. Yaylada bulunan ve çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 20 hanede oturan yaylacılar, geceleri soğuktan dolayı zor anlar yaşadıklarını belirtti. Yaylaları yasaklanmasaydı köylerine yakın yaylalara çıkacak olan yaylacılar, havaların yağışlı olduğu dönemlerde köyleri yakın olduğundan dolayı yürüme mesafesinde bile köylerine dönebilecekken, Berçelan Yaylası ile köyleri arasında yaklaşık 40-50 kilometre mesafe olduğu için zor anlar yaşıyor. Köylüler, yasaklamaların kaldırılmasını istiyor.

'Yayla yasaklarını kaldırın'

Yaylada hayvancılık yapmanın yanı sıra çocuklarını soğuktan koruma derdine düşen Saliha Ezilmez, yayla yasaklarının kaldırılmasını isteyerek, "Bizler Dêzê Köyü'nden buraya geldik. Bizim yaylalarımız yasak kapsamına alınmış. Onun için arabalara bir sürü para vererek buraya geliyoruz. Buralarda da birçok zorlukla karşılaşarak yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Özellikle bizim yaylalarımız yasaklandıktan sonra hayvancılıktaki gelirimiz çok düştü. Çünkü yaylalarımızdaki otlarımızın birçoğunu bize biçtirtmiyorlar. Yaylalarımıza çıkamıyoruz. Kazancımızın yarısından fazlası araç nakliyelerine gidiyor. Geri kalanı da kışın hayvanları beslemek için ot ve saman alımı için harcıyoruz. Ama bunun yanında yine de yaşamaya çalışıyoruz. Çünkü bizim yapacak başka bir işimiz ve gelirimiz yok. Bir an önce yaylalarımızı serbest bırakmalarını istiyoruz " dedi.

'Yaylalarımız keyfi uygulamalarla yasaklandı'

Çocuklarına bakabilmek için bu kadar zahmeti çekmek zorunda kaldıklarını belirten yaylacılardan Vahide Kutluk, "Bizler sadece burada 3-4 ay kalabilmek için bir sürü masraf yaparak buralara geliyoruz. Yaylalarımız keyfi uygulamalarla yasaklanmıştır. Sadece çocuklarımızın geçimi için bu kadar zorluğu bu yasakları getirenler yüzünden çekiyoruz. Bizim kendi yaylalarımız olsaydı bu kadar sıkıntı çekmezdik ve gelirimiz daha da iyi olurdu" diye konuştu.

'Helikopterler yaylayı bombalıyor'

Geceleri soğuktan dolayı dayanamayacak kadar üşüdüklerini belirten Sima Gökçe ise, "Özellikle geceleri çok soğuk oluyor. Hiçbir zaman bu kadar üşümemiştik. Bizler yetişkinler olarak geceleri soğuktan sabaha kadar yatamıyoruz. Kaldı ki çocuklarımızı korumakta ve ısıtmakta büyük sıkıntı yaşıyoruz. Sabah güneşi doğuncaya kadar soğuktan yatamıyoruz. Ancak güneş doğduktan sonra biraz ısınabiliyoruz" dedi. Gökçe, "Her gün yaylanın üzerinden helikopterler gelip geçiyor. Özellikler Spîxanê ve Bala yaylaları birkaç günde bir bombalıyorlar. Korkudan hayvanlarımızı sağamıyorduk. Atılan bombalardan dolayı hayvanlarımız da korkuyor ve süt vermiyor. Artık bu olayların sol bulmasını istiyoruz" diye konuştu. Diha