SINIR KÖYLERİ TEDİRGİN!

Suriye’nin Türk savaş uçağını düşürmesi ardından İran askerlerinin Türkiye sınırındaki hareketliliği bölgede yaşayan yurttaşları tedirgin ediyor.

SINIR KÖYLERİ TEDİRGİN!
Olası bir İran-Türkiye savaşından kaygılanan sınır köylerinde yurttaşlarda endişe hakim. Yaşananlara tepki gösteren Onbaşılar Köyü muhtarı Perviz Beşer, “İran sınıra yığınak yaparken, Türk yetkilileri açıklama yapmıyor. Basının bu duruma sessiz kalması bizi düşündürüyor” diyor.

Suriye"nin Türk savaş uçağını düşürmesi ardından İran"ın da Türkiye sınırına füze yerleştirdiği iddia edilmişti. İran"ın son bir hafta içinde sınırda yeni yollar açarak, Geliyê Kemal alanına tırlar üzerinde katyuşa füzeleri yerleştirdiği öğrenildi. Yaklaşık 20 kilometrelik sınır hattına duvar çeken İran askerlerinin, duvarların üzerine Farsça yazılar yazdıkları görülüyor. Yazıların çoğunun ABD aleyhine slogan oldukları belirtiliyor. İran"ın, sınır hattının yaklaşık 60 kilometrelik sıfır noktasından geçen yolları asfaltladığı, yoldan Türkiye"yi gözetlemek ve sınır güvenliği için askeri ve sivil araçlarla devriye gezdiği belirtiliyor. İran askerlerinin, sınır güvenliği için atlarla da devriye gezdiği öğrenilirken, Çobanpınar (Vargeniman) Karakolu karşısına da İran tarafından 6 karakol kuruldu. 3 kilometre arayla yaklaşık 20 yeni karakolun kurulması için İran tarafından çalışma başlatıldığı da gelen bilgiler arasında. Esendere"den, Şemdinli"nin Tisi ve Gola bölgesine kadar olan sınır hattına havan topları, uçaksavar bataryaları ve tanklar yerleştirildiği de gelen bilgiler arasında. İran"ın diğer yanda da stratejik tepelere dozerlerle mevziler kazdığı belirtiliyor. İran"ın bu hazırlıkları yaptığı yönünde bilgiler gelirken, sınır hattında bulunan Çobanpınar (Vargenıman), Ağalcık (Kendalok), Ağaçlı (Aylava), Yediveren (Pagenk), Sarıtaş (Serışkevt), Kamber, Ilı ve Gavlegund köylerindeki yurttaşlar ise endişe içinde bekliyor.

"Füzeler bizim tarafa konumlanmış durumda"

Son bir hafta içinde yaşananları dile getiren Onbaşılar Köyü muhtarı Perviz Beşer, “Suriye"nin Türk savaş uçağını düşürdükten sonra İran sınırında yoğun bir hareketlilik başladı. Bu hareketliliğe anlam veremiyoruz. İran sınırında köylerimize namluları çevrilmiş yüzlerce havan topu, tank ve asker var. Tırlarla getirilen mühimmatın içinde füzelerin olduğunu öğrendik. Özellikle Geliyê Kemal alanında ağır silahlar ve askerler konumlanmış. Füzeler bizim tarafa çevrilmiş durumda. Bu dağların İran tarafından bu kadar asker yığmasının nedeni, Türkiye mi yoksa bize karşımı bilmiyoruz. Devlet bu kadar hareketli olan, adeta savaş pozisyonu alan İran"la ilgili niçin açıklama yapmıyor. Basın burada yaşananları niçin işlemiyor. Eğer savaşacaklarsa bizi buradan alsınlar, yok "bir şey yok" diyorlarsa bu yığılma nedir? Bu ne savaş pozisyonudur” diye soruyor.

"Yaşamımız çok zorlaştı"

İran tarafından sınıra yapılan askeri sevkıyat nedeniyle yaylalardan indiklerini ve sınıra yaklaşamadıklarını dile getiren yurttaşlardan Husret Şen ise, “Biz sınırın sıfır noktasındayız. Hem Türk askeri hem de İran askeri arasında kalmış durumdayız. Hayvanlarımızı köylere indirdik. Yaşamımız çok zorlaştı. İran dağlarında namlular bizim üstümüzde. Dağlarda gizlenmiş şekilde havan, dokça ve çeşitli ağır silahlar konumlandırılmış. Sınırda zor şartlarda yaşamımızı sürdürüyoruz. Köylerden çıkamıyoruz. Suriye tarafından uçağın düşürülmesinden sonra adeta ablukaya alınmış durumdayız. Devlet bir an önce bu sorun karşısında bir şeyler yapmalıdır” çağrısında bulunuyor.

"İki ateş arasında kalmaktan korkuyoruz"

Daha önce İran askerlerinin köylülerle sohbet ettiklerini aktaran İhsan Şen adlı yurttaş da, “Şu an İran askeri bize düşman muamelesi yapıyor. Daha önce İran ve Türk askerleri karakollarda birbirlerini ziyaret ederken, şimdi tam tavır takınmış durumdalar. Bu davranışlarının nedenini İran açıklamalıdır. Bu düşmanlık bize mi, Türk devletine mi yoksa bilmediğimiz bir sebepten mi kaynaklanıyor? İran çok yoğun bir gücü Mirbahar ve Geliyê Kemal alanına yerleştirdi. Bizim yaşamımız hayvancılıkladır. Ama koyunlarımızı hayvanlarımızı dağlardan indirdik. Otlarımızı biçemiyoruz. Çaresiz kaldık. Geceleri yatamıyoruz. Olası bir çatışmada bizleri öldürmelerinden veya iki ateş arasında kalmaktan korkuyoruz” diyerek, yaşadıkları tedirginliği dile getiriyor. Diha

Güncelleme Tarihi: 11 Temmuz 2012, 09:23
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER