Okullarda çocuklar sütü içtikten sonra hastanelik oluyorlar ise süt sorunludur" derken, Eğitim Sen ise Bakan Ömer Dinçer'in yaşanan sorunlardan dolayı istifa etmesini istedi.

TTB ve Eğitim Sen, okullarda dağıtılan sütten dolayı yaşanan zehirlenmelere tepki gösterdi. TTB Halk Sağlık Kolu Başkanı Cavit Işık Yavuz, Milli Eğitim Bakanlığı'nın ilköğretim okullarında dağıttığı sütü içen öğrencilerin hastanelik olmasına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Her gün binlerce çocuk evlerinde süt içiyor, ancak hastanelik olan olmuyor. Okullarda çocuklar sütü içtikten sonra hastanelik oluyorlar ise süt sorunludur" dedi. Sütleri içen binlerce çocuğun hastanelik olduğuna dikkat çeken Yavuz, "Eğer bir kaçı hastanelik olsaydı, çocukların bünyesine bağlayabilirdik. Ancak binlerce çocuk hastanelik oldu. Bu da gösteriyor ki yapılan açıklamalarda belirtilen 'Çocuklar süt asitinden, ya da UHT yönteminden etkilendi' tespiti doğru değildir" dedi. Yavuz, "Eğer çocuklara süt içirilecek idiyse neden onlara ilişkin öncelikli testler yapılmadı? Ya da UHT yönteminden bahsediliyor. Hangi UHT yöntemi kullanılmış?" sorularını sorarken, şunlara işaret etti: "Bu sütler UHT yöntemi ile pastörize edilebilir ve mikroplardan arındırılabilirdi. Bu tarz toplumsal olaylarda öncelikli testler şart iken, şimdi yorum ve tahminler yapılıyor."

Eğitim Sen: Ömer Dinçer istifa etmeli

Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Eğitim Sen Genel Merkezi ise, okullarda dağıtılan sütün çocuklara verilen zehir olduğunu belirterek Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in istifa etmesini istedi. MEB'in dün başlayan ücretsiz süt dağıtımı projesi sonrasında birçok çocuğun zehirlenme belirtileriyle hastaneye kaldırıldığına işaret eden Eğitim Sen, Türkiye'de toplam 32 bin 500 okulda 7,2 milyon öğrenciye dağıtılan sütlerden yaklaşık bin 500 çocuğun zehirlendiğini belirtti.

'Belli çevreleri destekleme projesi'

"Mevsimsel süt arzı fazlalığı"nı gidermek ve süt üreticileri ile sanayisini desteklemek amacını da taşıyan proje kapsamında, 144 milyon kutu süt dağıtılacağı ve maliyetin 75 milyon lirayı bulacağının" ifade edildiğine dikkat çekilen açıklamada, "Yaşananlar göstermektedir ki belli çevrelere gayet hacimli sermaye aktarımı yapılırken, çocuklarımızın sağlığı ikincil plana atılmıştır. Üstelik çocuklarımızın sağlığı adına gerçekleştirildiği ifade edilen bir projede bu gelişmelere tanık olmaktayız. Hükümet temsilcilerinin, Valilerin, Milli Eğitim Bakanı'nın ve Sağlık Bakanı'nın konu karşısında takındıkları tutum ise ibret vericidir. Hükümet sözcüsü Bülent Arınç'ın yaşananları 'ilk kez' ya da 'aşırı dozda' tüketime bağlaması, Valilerden gelen 'psikolojiktir' açıklamaları ve gerek Sağlık Bakanlığı'nın gerekse Milli Eğitim Bakanlığı'nın 'böylesi şeyler olabilir' tarzındaki 'normalleştirici' açıklamaları karşısında nutkumuz tutulmaktadır. Hükümet sözcüsünün çocukların ilk kez süt içme ihtimalini bir savunma argümanı olarak sunması dahi skandal niteliğindedir. Eğitim Sen'in yıllardır dile getirdiği "ücretsiz süt" ve "bir öğün sıcak yemek" talebinin, çocukların ve gençlerin beslenme hakkı, sağlıklı yaşam hakkı ve kamusal, nitelikli eğitim hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, "Atılacak adımların bu hakları desteklemesi ve geliştirmesi gerekmektedir. Ancak yaşananlar çocuklarımız ve gençlerimizden çok, bazı firmaların haklarını, onların çıkarlarını korumaya dönük hareket edildiğini göstermektedir. Bilinmelidir ki söz konusu olanın çocuklarımızın sağlığı olduğu gerçeğinin göz ardı edilmesi ve bu sorunun nedenleri ortadan kaldırılmadan bu projenin yürütülmesi kabul edilemez. Eğitim Sen olarak yetkililere sesleniyoruz; bu skandal tüm boyutlarıyla aydınlatılmalı ve sorumlular hakkında gerekli hukuksal süreç başlatılmalıdır. Başta Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer olmak üzere, bu skandalda sorumluluğu olan herkes istifa etmelidir" denildi. DİHA

Güncelleme Tarihi: 03 Mayıs 2012, 14:12