'Devlet birşey yapmak istiyorsa işte burası...'

BDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici, kayıp yakınları ile Siverek'te korucuların bölgesinde çıkan insan kemiklerini inceledi.

'Devlet birşey yapmak istiyorsa işte burası...'
 Binici, "AKP hükümeti eğer Fırat'ın ötesini sorgulatmıyorsa nedeni bu kemiklerdir. Devlet zan altında kalmak istemiyorsa, bir şeyler yapmak istiyorsa işte burası. Kim yapmışsa açığa çıkmalıdır" dedi. Kayıp yakını Mustafa Geyik ise, Ortadoğu'da yeraltından maden, Türkiye'de ise kemik çıktığını ifade etti.

Urfa'nın Siverek ilçesinde korucu Galoj ailesinin ahırının bulunduğu ve denetimlerindeki Ayvanat Bahçesi bölgesinde çıkan insan kemiklerini incelemek üzere BDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici, BDP PM üyesi Mehdi Arslan, BDP İl Eş Başkanı Leyla Akça, İHD Şube Başkanı Cemal Babaoğlu ve kayıp yakını iki aile ilçeye geldi. Siverek Cumhuriyet Savcısı'nı ziyaret edip bilgi alan Binici ve beraberindekiler, inşaat kazısında çıkan kemiklerin bulunduğu alana geçti. Kepçe ile yapılan kazıda çıkan insan kemiklerinin Adli Tıp'a gönderildiği öğrenilirken, kaderine terk edilen inşaat alanında herhangi bir çalışmanın olmadığı ve halen yaklaşık 50 santimetre derinde bozulmamış halde insan iskeletlerinin bulunduğu gözlendi. Bu arada Binici ve beraberindekilerin kazı alanında topladığı ve hala dişlerinin dahi dökülmediği çene kemikleri kayıp yakınlarına duygulu anlar yaşattı.

'Kim yapmışsa açığa çıkmalıdır' 

Çene kemiklerini alan Binici, Kürt coğrafyasının toplu mezarlara dönüştürüldüğünü ifade etti. Siverek'in 1992 ile 1996 yılları arasının karanlık olduğunu belirten Binici, "İnsanlar sorgu odalarından geçiriliyor, konuşsun ya da konuşmasın katlediliyordu. Gelmeden önce kemiklerin eski olabileceği kanaati taşıyordum. Ancak gördüğüm tablo yanıldığımı gösteriyor. Çene kemiklerindeki dişler dökülmemiş. Bu da 90'lı yıllara işaret ediyor. Bu alanda sorgu odalarının olduğu konusunda elimizde bilgiler var. Bu bölgede sorgulanıp, yaşayan insanlar var. Onların anlattıkları var. Burada infazlar, vahşet varmış" dedi. Kemiklerin çıktığı derinliğin 40-50 santimetre olarak gösteren Binici, "Bu toplu mezardır. 90'lı yıllar detaylı olarak araştırılmalıdır. Vahşetin sorumluları JİTEM ya da başka birim açığa çıkmalı, dönem aydınlatılmalıdır. Devlette süreklilik vardır. AKP hükümeti eğer Fırat'ın ötesini sorgulatmıyorsa nedeni bu kemiklerdir. Devlet zan altında kalmak istemiyorsa, bir şeyler yapmak istiyorsa işte burası. Kim yapmışsa açığa çıkmalıdır" dedi.

'Belki bir mezarımız olur'

6 Aralık 1993 tarihinde Siverek'in Bağlar Mahallesi'nde asker, korucu ve polislerden oluşan yaklaşık 15 araçlık bir ekip tarafından gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Hüseyin Taşkaya'nın kardeşi Aziz Taşkaya, duygulu anlar yaşayarak yıllardır gördükleri her kemiğin kardeşi olabileceğini düşündüklerini ifade etti. 20 yıldır kemiklerini aradıklarını söyleyen Taşkaya, "Siverek'te bulunan kemikler hem üzülmemize hem de 'acaba' sorusunu sormamıza neden oldu. Bu dişleri gördüm, kemiklerin bizim olabileceği kanaati daha da arttı. Çok acı bir durumla karşı karşıyayız. 100 metrekare alanda iskeletler var, ancak yapabileceğimiz bir şey yok. İçimiz yanıyor" diye konuştu. Taşkaya, Galojların sorgu odalarının kemiklerin çıktığı alan çevresindeki ahırları olduğunu söyleyerek, "Bu kemikler şu anlamda da bizi rahatlatıyor. Belki bundan sonra bir mezarımız olur diyoruz" dedi.

'Ortadoğu'da maden, Türkiye'de insan kemikleri çıkıyor'

12 Eylül askeri darbe döneminde gözaltına alınıp kaybedilen Adil Geyik'in kardeşi Mustafa Geyik ise, "Ağabeyim ve bir arkadaşı beraber alındılar. Ne kendilerini ne de arabalarını bulabildik. Bu toplu mezar Türkiye'de uygulanan vahşeti göz önüne seriyor. Ortadoğu ve dünya ülkelerinde insanlar yeraltı zenginliklerini ararken, biz insan kemikleri topluyoruz. Duygularımı nasıl ifade edebileceğimi bilmiyorum" dedi. / Diha

Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2013, 17:39
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER