Baskı ve zulmün ister evden, ister komşudan, ister devletten gelsin adının ‘faşizm’ olduğunu dile getiren Leyla Zana; Meclis’teki Kürtçe konuşmasına atıfta bulunarak “İyi ki o zaman kendi anadilimde yemin etmişim, hiç pişman olmadım” dedi. Alandaki kadınlara seslenen Zana; köyde doğup büyüdüğünü anlatarak, “Eskiden köylü kadınlar şehire gittiklerinde giysilerinden utanırdı. Ben bu duyguyu biliyorum. Ama artık o utancı geride bıraktık. Çünkü binlerce evladınız size özgür bir yaşam için çok değerli yaşamlarından vazgeçti. Şehitlerimizi minnetle anıyorum. Genç yoldaşlarımızın ütopyalarını gerçeğe dönüştürmenin zamanı geldi” dedi.

Seçimlerin bir tek sandığa gitmek anlamına gelmediğini, 30 Mart yerel seçimlerinde sistem partilerine dur demenin vaktinin geldiğini söyleyen Zana şunları söyledi: “Buna hep inandım. İnanmasaydım 35 yıldır bu mücadeleyi bu kadar büyük bir aşkla veriyor olmazdım. Sistem partilerinin birbirine karşı üsluplarını, seviyelerini her gece izliyorsunuz. Ama o partiler biz söz konusu olduğumuzda kolayca bir araya gelebiliyorlar.”

Zana, konuşmasında CHP’li bir milletvekilinin anadille ilgili “Dünün köleleri efendi olmak istiyor” sözünü anımsattı. Zana şunları söyledi: “Oysa Tanrı’ya inanan bir dili inkar etmez, doğaya inanan bunun doğallığına inanarak, doğanın bir rengi olduğuna söyler. Sistem 100 yıldır Kürtlere tekçi bir zihniyetle davrandı. Günübirlik çıkarlarla yanaştı. Sizler bu sisteme çok şeyler verdiniz, bu devletin kuruluşunda bile Kürtlerin kanı vardır. Artık geri almanın zamanıdır ve haktır.

Ovacık’ta pek çok kadının eşlerinin, yakınlarının tutuklu olduğunu söyleyen Leyla Zana; tutuklu yakını olmanın tutuklu olmaktan daha zor olduğunu belirterek, bütün tutsakların özgürlüğü için de BDP ve Devrimci Güç Birliği’nin seçimlerden güçlü çıkması gerektiğine dikkat çekti. Zana meydandaki gençlere de hem BDP’ye oy verme, hem de oylara sahip çıkma çağrısı yaptı. Bu seçimlerin demokratik devrimin zeminini yaratacağını söyleyen Zana şöyle konuştu: “Size bir müjde vereceğim, bundan sonra bu bölgenin iradesi bütün koalisyonların ortağıdır. Kürtler olmadan bir daha hiçbir parti iktidar olamayacaktır.”

Seçimlerden sonra da birliğin bozulmaması gerektiğine dikkat çeken Zana, Abdullah Öcalan’ın ‘köy meclisleri’ modelini hatırlatarak sözlerine şu cümlelerle son verdi. “Biz hareket olarak bir köyden doğduk, Lice’nin Fis köyünden. Bir avuçken milyonlara ulaştık. İstersek başaramayacağımız bir şey yok. O yüzden 31 Mart’ı yeni bir Newroz gibi kutlamalıyız.”

TÜZEL, BİRDAL VE FATOŞ GÜNEY DE SEÇİM ÇALIŞMALARINDA

Öte yandan HDP İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel, HDP Yürütme Kurulu üyesi Akın Birdal, sanatçı Ferhat Tunç ve Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney ise seçim çalışması için Hozat ve Pertek ilçelerinde halkla bir araya geldi. İlk olarak Hozat'a geçen HDP'lileri Hozat Belediye Başkanı ve aynı zamanda belediye başkan adayı Cevdet Konak ile Devrimci Güç Birliği temsilcileri karşıladı. Hozat esnafıyla görüşen HDP'liler ardından seçim bürosu önüne geçti. Burada konuşan HDP İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel, Hozat'ta halkçı ve devrimci yönetim anlayışının göze çarptığını ifade ederek, "Başka yerlerde reklam afişleri görülür, satış ve pazarlamanın görüntüleri vardır. Oysa Hozat'ta Dersim'in, Hozat'ın, Kürtlerin, Alevilerin değerlerinin, onları kültürlerini, tarihlerinin simgelerini gördük. Halka tarih çıkmak, geçmişle hesaplaşmak, özgürlüğe ve demokrasiye yürümek ancak böyle mümkün olacak" dedi.

30 Mart'ta yalnızca belediye başkanlarının, belediye meclis üyelerinin seçiminin yapılmayacağını belirten Tüzel,"Türkiye'nin ülkemiz halklarının geleceğini belirleyeceğiz" dedi. "Bizim hesaplaşmamız bu devleti katliamlarla yöneten, halkları birbirine kışkırtan, bütün bu kirli politikalarını savaşla gizlemek isteyen zihniyetledir" diyen Tüzel,"Hesaplaşmamız bebek katilleriyle, 37-38'i bugüne taşıyarak bundan medet umanlarla. Bu nedenle birleşmeliyiz, aynı safta buluşmalıyız. Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasını halkların geleceğine taşımalıyız. Bu seçimler o nedenle tarihi, önemli " diye konuştu. 

Ardından konuşan HDP Yürütme Kurulu üyesi Akın Birdal ise PKK Lideri Abdullah Öcalan tarafından başlatılan çözüm sürecine dikkat çekerek,"Bir yıldır cenaze gelmiyor, anneler ağlamıyor. Bu neyi gösteriyor demek ki savaşsız, çatışmasız olabiliyor, ama yetiyor mu hayır. Kürt özgürlük hareketi tarafından başlatılan bu sürecin yol haritasını 30 Mart'ta sizin vereceğiniz karar belirleyecektir" dedi. Fatoş Güney ilk defa Dersim'e geldiğini belirtti. "Yıllarca yüreğim burada yaşayan insanların acılarıyla birlikte çarptı" diyen Güney,"Bugün buradayım çünkü demokrasi, barış ve özgürlük istiyorum. Temiz siyaset istiyorum ve buradaki güç birliği adayı arkadaşlarıma güveniyorum" dedi. HDP'liler ardından Pertek ilçesine geçti.