Başbakan'ın "cafcaflı" bir seremoniyle yeni vizyon belgesi açıkladığını, bol bol demokrasiden, özgürlüklerden, değişen Türkiye'den bahsettiğini hatırlatan Baluken, "Ancak, aynı Başbakan, dün Tekirdağ’da, HDP’nin Mecliste olmaması gerektiğini söylüyor. Şimdi, hangisi bu Başbakanın vizyonu oluyor, doğrusu bunu merak ediyoruz. O Vizyon Belgesi’nde danışmanların kaleme aldığı, çok fazla inanmadığı belli olan söylemler mi, yeni Türkiye söylemi mi yoksa tam tersine, parti kapatmayı, partileri Meclisten atmayı, milletvekillerini tutuklamayı çağrıştıran bu eski Türkiye söylemi mi? Bu yaklaşımın bizzat Başbakan tarafından açıklanması gerekir" diye konuştu.
Başbakan'ın sözlerinin bilinçaltını yansıttığını belirten Baluken, şunları ifade etti: "Bu söylemleri kınıyoruz, büyük bir talihsizlik olarak değerlendiriyoruz. Her şeyden önce HDP’nin Mecliste olup olmamasına karar verecek olan halkın iradesidir. HDP, Meclise milyonların oyuyla gelmiş olan bir parti grubudur ve ancak halkın iradesiyle bu Meclis'ten gidebilir. HDP’nin halkın iradesine rağmen Mecliste olmamasını söylemek HDP’ye oy vermiş milyonların iradesine saygısızlık yapmakla aynı anlama gelir. Dolayısıyla, her fırsatta, her başı sıkıştığında adres olarak sandığı gösteren 'Demokrasinin adresi sandıktır' diyen bir Başbakanın, sandıktan çıkmış bir parti için bu şekilde söylemlerde bulunmasını biz büyük bir talihsizlik olarak görüyoruz, bu konuyu düzeltmesi gereken kişinin de Başbakan olması gerektiğini ifade ediyoruz."
Baluken, "Daha önce de HDP’nin Meclisten çıkması gerektiğini söyleyen pek çok siyasetçi oldu; kimler geldi, kimler geçti ama HDP bu Meclise hep güçlenerek geldi. HDP’nin Meclis'te olmaması gerektiğini söyleyen, halkın iradesini dikkate almadığını söyleyen o eski Türkiye’nin statükocu siyasetçileri tarihin çöp sepetinde hak ettikleri yerlerini aldılar" diye ekledi.
Baluken, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili kampanyada kullanılacak söylem ve ortaya konacak tutumun 77 milyonu kapsayacak şekilde; kutuplaştıran, kamplaştıran, gerginleştiren bir söylemden çok, birleştiren ve kucaklayan bir anlayış üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.
"Başbakanın bu kafayla, bu zihniyetle Çankaya’ya çıkması çok zor görülüyor, mümkün görülmüyor. HDP Parlamentoda kalmaya devam edecek ama bu zihniyet Çankaya’ya hiçbir zaman çıkmayacak" diyen Baluken, iddia edildiği HDP kongresinde bayrakla ilgili bir sorun yaşanmadığını, bu yöndeki söylemlerin de tümüyle gerçek dışı olduğunu söyledi.
Baluken, "Türkiye Bayrağı 77 milyonun ortak değeridir. Ortak değerin arkasına sığınarak siyaset yapmak da eski Türkiye’nin ucuz siyasetçilerinin işidir. Buradan Türkiye’ye bir yarar gelmeyecektir" dedi.
Güncelleme Tarihi: 18 Temmuz 2014, 22:10