'Kürt kelimesini telaffuz etmiyor'

BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan "Demokratikleşme paketi"nin diğer paketlerden hiçbir farkının olmadığını belirterek, "Yine bir oyalama, sorunun etrafından dönme, adını koymama ve hak ile özgürlükleri tanımama durumu var" dedi.

'Kürt kelimesini telaffuz etmiyor'
 BDP'nin Anayasa Komisyonu Üyesi ve BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı "Demokratikleşme paketi"ni DİHA'ya değerlendirdi. Beştaş, hükümetin uzun bir süredir pakete ilişkin kamuoyunu yönlendirme çalışması yaptığını ve yapılacak eleştirilerin önünü kesmek için, "Şimdiden tepki gösteriyorlar" söylemlerini kullandığını vurgulayarak, paketin diğer paketlerden hiçbir farkının olmadığın söyledi. Beştaş, "Yine bir oyalama, sorunun etrafından dönme, adını koymama ve hak ile özgürlükleri tanımama durumu var. Çözüm sürecinin gerektirdiği başlıklarda adım atmamada ısrar var. TMK'ya dokunulmamış bile. Yani kaldırılması gereken bir kanundur. Hazine yardımı konusundaki düzenlemenin ne olduğu belli değildir. Anadilde eğitim konusunda çok vahim bir durum var. Adım gibi takdim edilen ama içeriği boşaltılan bir düzenlemedir. Özel okullara bu hak getiriliyor ama anayasal engel var. 'Parası olan dilini öğrenebilir' diye bir yaklaşım var. Bu da farklı güç odaklarına yarayacak. Kürt halkı bu güne kadar dilini taşıdıysa ve hayatın her alanında kullanılıyorsa burada bahşedilecek bir hakkın olmadığını düşünüyorum" dedi. 

'Öcalan'ın koşullarına ilişkin adımlar atılmalıydı'

Beştaş, Başbakan Erdoğan'ın bir yandan siyaset kanallarının sonuna kadar açılacağını söylediğini, ancak pakete bakıldığı zaman, tutuklu siyasetçilere ilişkin hiçbir şeyin olmadığının ortada durduğunu belirterek, "TCK 314 ve 220'nin değiştirilmesine ilişkin net önerimiz vardı. Bu konuya hiç girilmemiş. 'Kanalları açacağız' diyen Başbakan siyasetçilerin cezaevinde kalmasına okey vermiştir. PKK'lilerin nasıl siyaset yapacağına dair yasal düzenleme yapılması noktasında beklenti vardı, buna da temas yapılmamış. Ne söyleyeyim çok şey var. Öcalan'ın koşullarının güvenceye alınması, müzakere edilmesi için adımlar atılmalıydı. Dünkü açıklamadan sonra hayati önem arz ediyordu. Ancak buna ilişkin hiçbir şey pakette yer almıyor" ifadesini kullandı. 

'Kürt kelimesini telaffuz etmiyor'

Pakette, anadilde eğitim, seçim barajı, hazine yardımı ve ifade özgürlüğünün sağlanması konusunda yapılan değişikliklerin temel noktalarda değişiklik içermemesi nedeniyle düzenleme sağılamayacağını ifade eden Beştaş, pakete ilişkin yapılan reklam çalışmalarını şimdi daha iyi anladıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan'ın açıklama yaptığını, bunun Kürt sorunu açısından çok önemli olduğunu ancak Erdoğan'ın Kürt kelimesini telaffuz etmekten kaçındığını belirten Beştaş, "Farklı dil ve lehçeler ile 'terör' kavramını kullanarak sorunu tarif etmeyi tercih ediyor. Bu çok olumsuz bir tablodur. Barış sürecinin devamı noktasında bu güne kadar üzerimize düşeni yapmaya çalıştık. Bundan sonra da her türlü demokratik siyaset kanalını kullanmaya devam edeceğiz. Hükümetin pakete yönelik eleştirileri derhal toplanarak dikkate almalıdır. Köy isimlerini iadesi, harfler, zaten toplumsal olarak meşruiyet temelinde çözülen ve bu halkın bunun önünde yasak tanımadığı bir durum var. Biz zaten mitinglerde Kürtçe konuşuyoruz. Toplum tarafından kabul edilen şeyler haktır" dedi. DİHA

Güncelleme Tarihi: 30 Eylül 2013, 13:33
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER