Süreç tartışılacak sonuç ortaya çıkacak

Ankara'da 25-26 Mayıs günlerinde gerçekleştirilecek, "Demokrasi ve Barış Konferansı"na yoğun katılım olacak.

Süreç tartışılacak sonuç ortaya çıkacak
Konferansın teknik komisyonunda yer alan BDP İstanbul Milletvekili ve HDK Yürütme Kurulu Üyesi Sebahat Tuncel, konferanslarının birinci gününde 4 oturumdan oluşacak konuların tartışılacağını, ikinci gününde ise çıkan sonuçlar üzerinden bir tartışmanın olacağını ifade etti. Tuncel, konferansa şimdiden 100'ün üzerinde başvuru aldıklarını söyledi. 

PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin ardından Türkiye'de çözüm sürecine girilmesiyle birlikte Avrupa, Ankara, Amed ve Hewler'de 4 ayrı konferans gerçekleştirilmesi kararı alındı. Konferansların ilki 25-26 Mayıs günlerinde Ankara'da yapılacak. "Demokrasi ve Barış Konferansı" ismiyle yapılacak olan konferansın çağrıcıları; Orhan Pamuk, Murathan Mungan, Vedat Türkali, Yaşar Kemal, Gençay Gürsoy, Şemnem Korur Fidancı, Tarık Ziya Ekinci, Rakel Dink, Yakın Ertürk, İonna Kuçuradi ve Arif Sağ gibi Türkiye'nin önemli akademisyen, yazar ve sanatçılarından oluştu. 

Konferansın teknik komisyonunda yer alan BDP İstanbul Milletvekili ve HDK Yürütme Kurulu Üyesi Sebahat Tuncel, konferansın hazırlığını uzun süreden beri yaptıklarını ifade ederek, "Özellikle çözüm ve müzakere sürecinde Türkiye'deki toplumsal kesimlerin görüş ve önerilerini almak ve bu sürece nasıl baktıklarını, onların bakış açısının ortaya çıkması açısından önemli bir nokta. Biz 25-26 Mayıs tarihlerinde Ankara'da gerçekleştireceğimiz konferansta sendikaların, sivil toplum örgütlerinin, bireylerin, kadın örgütlerinin, gençlik örgütlerinin, siyasi partilerin katılacağı bir konferans olarak belirledik. Konferansta, 'Nasıl bir Türkiye istiyoruz' ve 'Türkiye'yi yaşanılabilir bir Türkiye haline nasıl getirebiliriz' konularını tartışacağız. Bu süreci nasıl geliştirebiliriz üzerinde yapacağımız bir tartışma. Bu konferansın diğer konferanslardan farkı sadece sunucu değil, herkesin katılımcı olacağı, görüş ve önerilerini sunacağı bir tartışma platformuna dönüştürmeyi umuyoruz. Şimdiye kadar konferansa katılım iyi. Aslında iyi bir çağrıcı ekiple işe başlandı" dedi. 

Süreç tartışılacak sonuç ortaya çıkacak

Tuncel, konferans için bir komisyon kurduklarını ve bir teknik ekibin olduğunu söyleyerek, bu komisyonda inanç gruplarının temsilcileri, akademisyenler, siyasi partiler ve gazetecilerin olduğunu belirtti. Tuncel, iki günlük çalışma planının birinci gününde ilk oturumda yapacakları çalışmayı şöyle anlattı: "Süreci tartışma, neden bu konferansa ihtiyaç duyduk, nasıl bir dönemde gerçekleşiyor, ne umuyoruz konularını tartışacağız. Kalabalık bir ekip olacak. Konferansa 300-400 kişinin bir katılım göstermesini bekliyoruz. Paralel oturumlarla herkesin sözünü daha iyi söyleyebilmesi, yani özellikle kendi ilgi alanına yönelik söz söylemesini önemsiyoruz. Paralel oturumlarda, geleceği nasıl kuracağız, neyin üzerine kuracağız, hangi hakikat üzerinden kuracağız mesajı üzerinden bir tartışma olacak. Diğer oturumlarda ise, toplumsal mücadeleyi nasıl belirleyeceğiz, bu müzakere sürecinde neler yapabiliriz olacak. Son oturumda ise, bu sürecin gerçekleşmesi için neler yapabiliriz, işte yol temizliğini, demokratik bir anayasanın inşası konusunda tartışacağımız, bir de barışın genel ilkeleri nelerdir, böyle bir süreçte demokratik barış mümkün, yarım günlük paralel oturumlar olacak. İkinci günde ise, bu paralel oturumda çıkan sonuçlar üzerinden bir tartışma olacak." 

Yerellerden birer kadın ve erkek katılacak

"Biri Avrupa'da, ikisi Amed ve Erbil olmak üzere Kürdistan'da, diğeri ise Ankara'da olmak üzere 4 konferans yapacağız" diyen Tuncel, konferansa hem kurumsal hem de bireysel katılımların olacağını dile getirdi. Tuncel, kurumsal katılımlarda KESK, DİSK, Sendikal Güç Birliği, TTB, TMMOB, HDK, bütün siyasi partiler, Halkevleri, Aleviler, İnanç Grupları, barış için kadın girişimi, barış için sanat girişimi, akademisyenlerin katılacağını kaydederek, şu ana kadar 100'den fazla katılım için başvurunun bulunduğunu ifade etti. Tuncel, konferansa bir de yerel temsiliyetin olacağını sözlerine ekleyerek, "Türkiye'nin bütün illerinde yereli temsil edecek bir erkek ve kadın arkadaşımızın katılmasını öngördük. Bu konuda da çalışmalar yürüyor. Sonuç itibariyle Türkiye'nin tüm toplumsal kesimlerini devletin inkar, imha, baskıcı ve asimilasyon politikasına maruz kalan tüm toplumsal kesimleri konferansta yan yana getirip, sözümüzü ortaklaştıracağız. Türkiye halkalarının nasıl birlikte yaşayacağını konuşacağız" dedi. 

'Konferans şimdiden heyecan yarattı'

"Bu konferans bizim açımızdan bir mücadele biçimini de ortaya çıkaracaktır. Kalıcı barışın sağlanmasında da bir süreç geliştirecektir. Çatışmasızlık sürecinin kalıcı barışa dönüşmesi ancak demokratik adımların atılması açısından önemli. Bu konferansın demokratikleşmesi, insan hak ve özgürlüklere katkı sunacağını düşünüyoruz" diyen Tuncel, konferansın büyük bir moral ve heyecan yarattığını da sözlerine ekledi. DİHA

Güncelleme Tarihi: 17 Mayıs 2013, 09:44
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER