Eski cezaevi kavşağında bir araya gelen yüzlerce kişi, ‘Baskılar bizi yıldıramaz’, ‘Bêji berxwadana Kobanê’ sloganları eşliğinde Cengiz Topel Caddesi üzerinden Otel Oslo önüne kadar yürüdü.

Burada toplanan kitleye hitaben konuşan Yüksekova Kent Konseyi Yürütme Eşbakanı Vahit Şahinoğlu, son zamanlarda partilerinin ahlak anlayışına ters ve barış sürecini bozmaya yönelik bazı provokatif ve gayri ahlaki yaklaşımlar olduğunu belirterek bu olayları kınadıklarını söyledi.

Tüm provokasyonlara rağmen halkın özgürlük yürüyüşünü bırakmayacağını aktaran Şahinoğlu, “ Bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz. Son zamanlarda yapılan ev baskınlarını gözaltı ve tutuklamaları kınıyoruz” dedi.

Ardından basın açıklamasını okuyan Şahinoğlu şunları söyledi:

“Son zamanlarda Ortadoğu’nun nasıl bir kazan gibi kaynadığını sizler de takip ediyorsunuz. Uluslararası güçlerin kirli senaryoları Ortadoğu’yu derin ve uzun süreli bir savaş bataklığına sürüklemiştir. Halkları birbirine kırdırıp kendi sermayelerini büyütme adına ekonomik politika dengesi böl-yönet anlayışı üzerine kurmuşlardır. Bu politikalara ön ayak olan da bölge devletlerinin bizzat kendisidir. Bunların başında Türk devleti gelmektedir. Bunu en açık haliyle IŞİD çetesinin eliyle Şengal ve Kobanê’ye saldırısında, katliam ve vahşet uygulanırken AKP’nin tavır ve pratiklerinde ortaya çıkmıştır. Kürt halkının yiğit ve cesur evlatları eşsiz kahramanlıkları ve yazdıkları direniş destanlarıyla AKP’nin heveslerini kursaklarında bırakmıştır. Dünyanın neresinde bir Kürt varsa ve bu Kürt kendi kendini yönetmeyi istemişse AKP hükümeti karşı bir politika gütmüştür. Peki sormazlar mı nerede kaldı milli birlik ve kardeşlik projesi, nerede kaldı çözüm süreci ya da barış süreci? Oysa Erdoğan’ın ‘Kobanê düştü düşecek’ sözleri durumun hiç de öyle olmadığını açıkça ortaya koymuştur. Yerel seçimlerde BDP’nin üstün başarısına karşı KCK adı altında siyasi soykırım operasyonları başlattılar. Son olarak da Şengal ve Kobanê’de IŞİD çetelerine karşı Kürt halkı zafere adım adım yaklaşırken tekrardan karanlık cinayetlere, provokasyonlara, gözaltı ve tutuklamalara başlanmıştır. Bu kirli tezgâhlara ve provokasyonlara Kürt halkı gelmeyecektir. HPG, YPG ve YPJ’nin Kobanê ve Şengal’de insanlık, barış ve onur adına sergiledikleri direniş bütün dünyada hayranlık uyandırmış ve mücadelemizin haklılığını ve meşruiyetini ispatlamışken, Kürt halkını kendi hazırladıkları tezgâhlara çekmeye çalışmaktadırlar. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Bunu herkes iyi bilsin. Son zamanlarda ev baskınlarıyla başlatılan gözaltı ve tutuklamalar bu temelde yapılmaktadır. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bu arkadaşlarımızın derhal bırakılmalarını istiyoruz. AKP’yi uyarıyoruz, derhal bu politikasından vazgeçmelidir. Suçsuz insanları kendi karanlık ve faili meçhul olayların failiymiş gibi göstermeye çalışılmasın. Suçlu olarak kamuoyunda gösterilmesin. Paralel yapıyla olan savaşlarına Kürt halkını alet etmeyi bıraksın. Bu haksız tutuklamalara ve halkın değerlerine dil uzatarak Gever halkının sabrını kimse sınamasın. Yoksa herkes altında kalacaktır. Kimse Kürt halkının üzerinde ucuz hesaplar peşinde koşmasın. Kürt halkı eski Kürt halkı değil artık. Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın sonsuz çabalarıyla sürdürülmeye çalışılan çözüm sürecinin ruhuna uygun davranacağımızı ve tüm demokratik eylemselliklerimizi de bu temelde sürdüreceğimizi herkes bilmelidir. Sindirme ve korkutma politikaları bizleri haklı mücadelemizden asla vazgeçirmeyecektir. Her türlü provokasyon, kirli politikalara ve tutuklamalara karşı kendi demokratik özyönetimlerimizi her yerde güçlü bir şekilde inşa ederek cevap olacağımızı ve bu temelde boşa çıkaracağımızı belirtiyoruz.”

Basın açıklamasından sonra kitle sessiz bir şekilde dağıldı.