Eğer zerre kadar samimiyetiniz varsa bu olayı aydınlatın. Sorumluları yargıya teslim edin. Soyut bir provokatör söyleminin arkasına geçmekten vazgeçip JİTEM gerçeğini ve bu ülkedeki derin yapıları ortaya dökün. Yeter artık Kürt ve Türk halkının sırtında tepindiğiniz" dedi.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde polislerin açtığı ateşle Mehmet Reşit İşbilir ve Veysel İşbilir'in yaşamlarını yitirmesi Diyarbakır'da binlerce kişinin katıldığı eylemle protesto edildi. BDP il binası önünde aralarında BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ve BDP'li yöneticileri ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan vekili Hafize İpek'inde bulunduğu bulunduğu kitle, PKK Lideri Abdullah Öcalan'nın posterleri ile üzerinde, "Amed halkı Gewer katliamının hesabını soracak, şehît namirin" yazılı pankart açarak, "Bijî serok Apo", "PKK halktır halk burada" ve "Şehît namirin" sloganları attı. Burada bir süre "Çerxa Şoreşé" marşını söyleyen yurttaşlar daha sonra yürüyüşe geçti. Binlerce kişinin önü polis tarafından kesildi. Bunun üzerine BDP'liler ile polis arasında tartışmalar yaşandı.
Polisten ilginç anons
Polis kitleye Kürtçe ve Türkçe olarak, "Çözüm sürecini sabote edici provokasyonlara gelmeyin" anonsu yaptı. Kitle ise polisin bu tutumunu, "Katil polis hesap verecek" sloganı, alkış ve zılgıtlarla protesto etti. BDP'li vekiller polis ile görüştü, bunun üzerine polis yolu açtı. Binlerce kişi Kışanak ve diğer vekillerle birlikte Koşuyolu Parkı'na kadar yürüdü.
Kitleye ikinci kez engel
Slogan ve zılgıtlarda Batıkent'te bulunan Ncity Alışveriş Merkezi yakınlarına gelen kitle burada tekrar polis engeline takıldı. Polis kitleden basın açıklaması yaparak dağılmasını istedi. Bunun üzerine BDP Eşgenel Başkanı Gültan Kışanak bir açıklama yaptı. Geverde iki yurttaşın polis tarafından öldürüldüğünü söyleyen Kışanak, sivil halkın üzerine ateş açıldığını söyledi. Olayın yaşandığı dakikadan bu yana büyük bir bilgi kirliliği ve kara propaganda ve çarpıtma ile karşı karşıya olduklarını belirten Kışanak, hükümetin her tarafa çekilebilecek bir provokasyon söylemine sarılarak cinayetleri gizlemeye çalıştıklarını ifade etti.
'Adalete teslim edin'
"Çok açık bir gerçek ortadadır. İki sivil insan, normal sivil hayatın içerisinde yaşamını sürdüren haksızlıklara karşı demokratik tepkisini yükselten bir yürüyüşe katılan iki sivil insan, yaşamını yitirmiştir. Ateş açanlarda polistir" diyen Kışanak, hükümetin her tarafa çekilebilecek sözler söylemek yerine tetiği çeken polisleri adalete teslim etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Kışanak, "Tetiği çekenleri yargıya teslim etmelidir. Bunu yapmadığı sürece biliyoruz ki AKP hükümeti iktidarda olduğu 11 yıl içerisinde yaklaşık 150 yurttaşımız gösteri hakkını kullanırken polisin saldırısı sonucu yaşamını yitirmiştir. Göstericiler arasından silah kullananların olduğunu söylüyor. Bu akla ziyan bir durumdur, eğer göstericilerin arasından da ateş açılmış olsaydı biz biliyoruz ki orası kan gölüne dönerdi" dedi.
'Asıl provokatör mezarlık tahrip edenler'
"Eğer provokasyonu yapanı bulmak istiyorlarsa mezarları tahrip edenleri bulmaları gerekir" diye Kışanak sözlerini şöyle sürdürdü: "İnsanların mezarlarına sahip çıkmasına saygı göstereceksiniz. İnsanların değerlerine saldırırsanız, bu ülkede hiç bir şeyi düzeninde tutamazsınız." Her gösteri sırasında keyfi ve orantısız bir şekilde şiddet uygulandığına ve ölümle sonuçlanan durumların yaşandığına vurgu yapan Kışanak, "Bunların hiç biri takibata uğramamıştır. Bu hükümet ise ne olduğu belli olmayan, ucu açık lüzumsuz bir
provokasyon söylemine sarılıyor" dedi.
'Kınıyoruz, kabul etmiyoruz'
Türkiye'de iş ve işçi bulma kurumunun resmi internet sitesinde JİTEM okulunun adresinin olduğunu haberlerini hatırlatan Kışanak, ancak 20 yıldır yargının JİTEM'i bularak ortaya çıkaramadığını söyledi. Kışanak sözlerine şöyle devam etti: "Provokatör mü arıyorsunuz işte adresi. Bir şekilde kontrol edemediğiniz bir yolla web sayfasına da girmiş bir JİTEM gerçeği vardır bunun üstünü örterek bu ülkede provokasyonları önleyemezsiniz. JİTEM'i bulacaksınız. Bu yuvayı dağıtacaksınız. Ondan sonra bu provokasyonları engellemek mümkün olabilir. Ama bunu yapmıyorsunuz, katliamlara engel olmuyorsunuz. Bunu kınıyoruz, kabul etmiyoruz. Provokasyonları ortaya çıkarmak için halkımızı örgütlenmeye çağırıyoruz. Provokasyonları önlemenin yolu örgütlü duruşunu ortaya koyarak mücadele etmektir. Biz bu ülkede barışı kurdu kuşa yem etmeyeceğiz."
'Zerre kadar samimiyetiniz varsa olayı aydınlatın'
Halk olarak provokatörlerin karşısında dimdik ayakta duracaklarını ve çözümü ve halklarının değerlerini sonuna kadar savunacaklarını belirten Kışanak, hükümete şöyle seslendi: "Eğer zerre kadar samimiyetiniz varsa bu olayı aydınlatın. Sorumluları yargıya teslim edin. Soyut bir provokatör söyleminin arkasına geçmekten vazgeçip JİTEM gerçeğini ve bu ülkedeki derin yapıları ortaya döksünler. Sayın Başbakan konuşursam yer yerinden oynar diyor,
bir zamanlar Mehmet Ağar da bu sözü söylüyordu. 'Bir tuğla çeksem bu devlet yıkılır' demişti. Söyleyin ne varsa, hakikat neyse çıksın ortaya yeter artık Kürt ve Türk halkının sırtında tepindiğiniz. Niye susuyorsun, ne biçim Başbakansın bu ülkede devleti ülkeyi kamuoyunu sarsacak bilgiler elinde var da niye gizliyorsun? o zaman senin çözüm konusundaki yaklaşımına nasıl inanacağız. Gerçekten provokasyonları önlemek istediğine nasıl inanacağız?" Son olarak Türkiye halklarına çağrıda bulunan Kışanak, "Uyanık olun. Bu karanlık güçlere teslim olmayın, pabuç bırakmayın. Provokasyonları önleyin barışı hep beraber sağlayalım" dedi.
Polis kitleye müdahale etti
Kışanak'ın konuşmasının hemen ardından polis kitleye tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etti. Polis müdahale sırasında yaşlı yurttaşları hedef alırken, mahalle aralarına dağılan kitleyi de kovalamaya başladı. Bazı evlere polis tarafından gaz bombası atılması üzerine yurttaşlar ve çocuklar fenalık geçirdi. Evlere atılan gaz bombalarında özellikle bebek ve yaşlılar etkilendi. 1 bebek boğulma tehlikesi geçirdi ve ambulansa alınarak oksijen verildi.
Polis kamerayı görünce durdu
Aşırı biber gazı nedeniyle fenalık geçiren bir genci yerde sürükleyen bir polise diğer bir polisin, "Vurma, kameralar çekiyor. Ölsün Gebersin şerefsiz" demesi dikkat çekti. Yerde uzun süre yatan gencin üzerinden onlarca polis geçerken, yurttaşa herhangi bir müdahalede bulunmadı. Mahalle sakinlerinin tepkisi üzerine polisler fenalık geçiren genci kaldırarak olay yerinde bulunan ambulansa bıraktı. Sokak aralarına yansıyan çatışmalar bir süre sonra sona erdi.
Onlarca yurttaş ve 4 polis yaralı, çok sayıda gözaltı var
Öte yandan yaşanan olaylarda dört polisin ve çok sayıda yurttaşın yaralandığı öğrenilirken, çok sayıda yurttaşın ise gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınan bazı yurttaşların isimleri ise şu şekilde: "Rojin Kaya, Hüseyin Yavuz, Hanefi Payem, Selahattin Ege." DİHA
Güncelleme Tarihi: 08 Aralık 2013, 17:09
SIRADAKİ HABER