'Barış için de yaşayabileceğimiz ortak bir vatanı hayal ediyoruz'

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek'in aralarında bulunduğu HDP ve DBP heyeti Şemdinli ilçesini ve Altınsu köyünü ziyaret etti.

'Barış için de yaşayabileceğimiz ortak bir vatanı hayal ediyoruz'

HALİT YİĞİT- YÜKSEKOVA GÜNCEL

ŞEMDİNLİ-Bir dizi temaslarla bulunmak için dün Hakkari kent merkezi ile Yüksekova ilçelerini ziyaret eden HDP ve DBP heyeti bugün Şemdinli ilçesini ziyaret etti.
 

Aralarında HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Meclis Grup Başkanvekili Pervin Buldan ve milletvekilleri Saruhan Oluç, Yurdusev Özsökmenler, Garo Paylan, Ali Kenanoğlu, Lezgin Botan ile HDP PM üyesi Cüneyt Caniş'in bulunduğu HDP ve DBP heyeti sabah saatlerinde Şemdinli Belediyesi’ni ziyaret etti.


HDP ve DBP heyeti burada vefat eden Şemdinli eski belediye başkanı Selahattin Çiftçi’nin taziye ziyaretinde bulunduktan sonra 18 Ağustos günü yaşanan çatışmalardan dolayı obüs topunun düştüğü Altınsu köyünü ziyaret etti. Burada köy muhtarı ve köy heyeti tarafından karşılanan HDP ve DBP heyeti incelemelerde bulunduktan sonra açıklamalarda bulundu.

Yüksekdağ: 'Şemdinli'de bir kez daha gördük ki, başlatılan savaş vatanı ve ülkeyi savunmak adına başlatılan bir savaş değildir'

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ burada yaptığı açıklamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüklendi. Yüksekdağ,“bugün burada HDP ve DBP heyeti olarak bulunuyoruz. Dünden bu yana Hakkari merkez Gever ve Şemdinli gezilerini yapıyoruz. Yanımda Türkiye’nin çok farklı yerlerinde milletvekilleri var. İstanbul’dan, Antalya’dan, Alevi, Türk, Kürt, Sosyalist, Muhalif bütün kimlikleri temsilen bugün burayız. Bu manzarayı görmek elbet çok acı. Sizin yaşadığınız o savaşın, çatışmanın, saldırının çapını, şiddetini görmek bizim için çok acı.
Ama bu acı manzaradan Türkiye’yi yönetenler hiçbir şekil de sorun çıkarmıyor. Arkamda gördüğünüz manzara, bir savaş manzarası değil. Burası bir savaş cephesi değil. Sivillerin yaşadığı, kadının, erkeğin, çoluğun ve çocuğun yaşamını sürdürdüğü bir köyün Şapatan köyünün manzarası. Yüksekova’da, Şemdinli’de sayısız köy bu manzarayla böyle bir savaş ile kuşatılmış durumda. Önümde bir top mermisinin açtığı bir çukur var.
Doğrudan insanların yaşam alanları ve evleri hedef alınarak vurulmuş. Burada Tekeli Taburu’ndan sistematik olarak, sivil halka yönelik olarak sürdürülen bir operasyon bir saldırı harekatı var. Şemdinli’de bir kez daha gördük ki, başlatılan savaş vatanı ve ülkeyi savunmak adına başlatılan bir savaş değildir. Türkiye’nin askeri güçleri, kolluk güçleri saraya bağlı operasyon güçleri, vatanı milleti Şapatan köylülerine karşı mı savunuyor? Sorumuz budur! Bu soruya cevap veremiyorlar. Çünkü verebilecek bir cevapları yok” dedi.


Yüksekdağ: 'Biz yine barış için de yaşayabileceğimiz ortak vatanı hayal ediyoruz'

Yüksekdağ; “dün yine Gever’de bir genç kardeşimiz infaz edildi. Bugün dünden itibaren çatışma diyecekler, terörist diyecekler. Bildikleri yalan senaryoları o cenazenin altına yazacaklar. Ama biz gerçeği biliyoruz. Bölge halkı gerçeği biliyor. Sarayın siyasetine de, bizlere dayatılan bu zulüm iktidarına da asla ve asla boyun eğmiyoruz. Bölge halkı ve bütün Türkiye halkı. Bu zulüm ve bu savaş iktidarı karşısında doğal, meşru haklarını sonuna kadar kullanmalıdır ve kullanıyor.

Öz yönetim hakkı da bunun bir parçasıdır. Halkımız aynı zamanda Hakkari’de, Yüksekova ve aynı zamanda Şemdinli’de de kendi kendisini yönetme hakkını ve bu yönlü talebini ortaya koymuştur. Bir tarafta memleketi savaşla zorla yönetmek isteyenler var, bir tarafta da kendisini demokrasi ile barışla, katılımcı siyasi anlayışla yönetmek isteyenler var. Kendi yaşam alanlarını korumak için savunmak için yönetmek isteyenler var. Bugün işte savaş bu kesime yönelik ilan edilmiştir. Savaş halka karşı başlatılmıştır. Savaş 7 Haziran seçimlerinde yenilgiyi hazmedemeyen bir siyasi iktidar tarafından sarayın çıkarları için başlatılmıştır.
Ama bizler bu zulmün ortasında, bu ölümün, gözyaşının tahribatın ortasında bizlere bu savaşı dayatanların iktidarını ve siyasi zulmünü asla ve asla kabul etmeyeceğiz. Halkımızla birlikte bizleri zorla yönetmeye karşı doğal ve meşru kendi kendimizi yönetme hakkını kullanacağız. Bu hak için direnmekte meşrudur. Barış istiyorsak eğer barış için el ele vermemiz gerekiyor. Bizler bugün bütün Türkiye halkları ile birlikte Şemdinli’nin evlatlarıyla el ele vereceğimiz bir siyasi mücadele çizgisinin mesajını veriyoruz aynı zamanda. Biz yine barış diyoruz. Biz yine barış için de yaşayabileceğimiz ortak vatanı hayal ediyoruz. İşte bu ortak vatanın kurulabilmesi için asıl bu vatana düşman olanların aradan çıkarılması lazım” dedi.


Yüksek: 'AKP hükümeti Kürtlere karşı savaş başlatmıştır'

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın ardından Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek açıklamalarda bulundu. Yüksek; “bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. AKP hükümeti Kürtlere karşı savaş başlatmıştır. Doğrusu budur. Bir ülke kendi halklarına karşı savaş başlatmıştır. Bu gördüğünüz savaşın manzarasıdır. AKP hükümetinin neden böyle bir savaş başlattığını ve amaçlarının ne olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu savaşta fakir Türk evlatları da bölgelere gönderilerek ölüyorlar.
Koltukları ve iktidarları için. Bizler onların da ölmelerini istemiyoruz. Bugün Dünya Barış günü ve bizlerde barış çağrılarında bulunmak istiyoruz. Kadafi, Saddam ve Esat’ta haklarına karşı savaştı. Halkları demokrasi dedikleri zaman onlar demokrasiyi gerek yok diyorlardı. Diktatörlerin tamamı halkları demokrasi istedikleri için savaştı. Bugün AKP ve Erdoğan halkları demokrasi istediği için savaş başlatmıştır. Ama o da müzakere, demokrasi yolu açmazsa onun da sonu böyle olacak. Bizler bu ülkenin sonu Tunus, Libya ve Suriye gibi olmasını istemiyoruz.

Yüksek: 'PKK ataşkese hazır'

Yüksek devamla; “PKK dünde açıklama yaptı. Bazıları bunu manüpüle ederek kandırmak istiyorlar. Bu savaşın sebebi PKK’dir diyorlar. PKK, dün de açıklama yaptı ve açıklamasında ateşkese hazır olduklarını açıkladılar. Ama tek taraflı ateşkes olmaz. Biz ateşkes ilan ederiz ama devlet ateşkes ilan etmezse savaşmaya devam ederse nasıl ateşkes ilan ederiz. Ateşkes çift taraflı olmalı. Devlette kabul ederse, hükümette kabul ederse ateşkes sağlanır ve bu savaş biter. PKK ateşkese hazır. AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan biz sonuna kadar savaşacağız diyor. Böyle bir durumda barışta olmaz” dedi.

Yüksek: 'bir ayda 80 sivil gencimiz öldürüldü, Başbakan ve hükümetten açıklama gelmedi' 

Diyarbakır’da silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden AKP eski ilçe başkanı Yunus Koca’nım öldürülmesine de değinen DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek; “Diyarbakır’da AKP’li bir genç öldürüldü. Hemen ardından AKP ve hükümet kıyametleri kopardı. Neden AKP’li bir genç öldürüldüğü için. Bizler AKP’li bir gencinde öldürülmesini istemiyoruz. Biz bunu doğru bulmuyoruz ve kabul etmiyoruz.
Ama bir aydır 80 sivil gencimiz onların polisi, askeri ve kontraların elinde öldürüldü. Başbakan, hükümet bir açıklamada yapmadı. Amadün Yunus Konca için kıyametleri kopardılar. Bu nasıl bir adalettir. Bu halkın çocukları öldürülüyor onların sesi çıkmıyor” dedi.

Yapılan açıklamalarının ardından heyet incelemelerini tamamladıktan sonra ilçeden ayrıldı.


Güncelleme Tarihi: 01 Eylül 2015, 17:12
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER