BDP Roboski katliamını Erdoğan’a sordu

Roboski’de 34 yurttaşın savaş uçakları ile katledildiği olay sonrasında başlatılan hukuki soruşturmanın kamuoyundan saklanmasının katliamın üstünü örtme girişimi olduğunu belirten BDP, Roboski katliamını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sordu.

BDP Roboski katliamını Erdoğan’a sordu

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Roboski’de 28 Aralık 2011’de TSK’ye ait F16 savaş uçaklarının bombardımanı sonucu katledilen 34 yurttaş hakkında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yazılı soru önergesi verdi. Baluken, verdiği önergede, olayın yaşandığı ilk günden bugüne siyasi ve askeri sorumlular tarafından kamuoyuna tek bir açıklama veya bilgi verilmediğini kaydetti. Soruşturmaya gizlilik konulması, olayın meydana geldiği günden, bugüne siyasi sorumluların sessizliğinin kamuoyu tepkisinin artmasına ve mağdur yakınlarının acılarının her gün katlanarak artmasına neden olduğuna dikkat çeken Baluken, “ Kimisi kardeşini kimisi çocuğunu kaybetmiş ailelere olayın gerçekliğine ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadan ve sorumlularla ilgili idari, adli süreçler sonuçlandırılmadan tazminat verilmesi talebi, ailelerin gururunu hiçe sayan bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir” dedi.

 
‘Sorumlular toplum ve tarih nezdinde hesap vermeli’
 
Kendilerine yaşatılan büyük acıya rağmen Roboskili ailelerin “Hiçbir zaman intikam yemini etmedik” diyerek istedikleri tek şeyin adaletin yerini bulması, sorumluların toplum ve tarih nezdinde hesap vermesi olduğuna vurgu yapan Baluken, Başbakan’a şu soruları sordu:

“ Roboski’de 28 Aralık’ta Türk Savaş Uçakları tarafından katledilen 34 sivil yurttaşımıza ilişkin başlatılan adli soruşturma hangi aşamadadır? Adli soruşturma kapsamında kaç kişinin ifadesine başvurulmuş? Kaç kişi gözaltına alınmış ya da tutuklanmıştır? 34 yurttaşımızın savaş uçakları ile katledildiği bir olay sonrasında başlatılan hukuki soruşturmanın kamuoyundan saklanması, katliamın üstünü örtme girişimi olarak değerlendirilmektedir. Roboski katliamına yönelik başlatılan soruşturmadaki gizlilik kararı kaldırılmış mıdır? 34 yurttaşımızın katledildiği bir olayın gizlilik kararı ile kamuoyundan saklanmasının sebebi nedir? Açılan idari soruşturma hangi aşamadadır? İdari soruşturma sonucunda görevinden alınan kamu görevlisi var mıdır? Olay gerçekleştiğinde il ve ilçede yetkili mülki ve askeri görevlilerin soruşturmaların selameti açısından açığa alınmamalarının nedeni nedir? Bombalamayı gerçekleştiren F16 savaş uçaklarında görev yapan, görüntüleri inceleyen, operasyon kararını veren, operasyonu yürüten ve bombalamayı yürütenlerin her biri hakkında açılan soruşturma var mıdır? Bu kişiler şu an hangi görevlerde bulunmaktadırlar? Roboski katliamı sonrası taziye ziyaretine giden Uludere Kaymakamı halkın tepkisine maruz kalmıştır.

Bu tepki sonrasında Roboski köylülerine yönelik gözaltı furyası başlatılmıştır. Ortasu Köyü (Roboski) katliamında yaşamını yitirenlerin Medeni Hukuka göre 1. ve 2. Dereceden yakınlar arasından kimler gözaltına alınmıştır? Bu kişiler arasında hala tutuklu olan kimler vardır? Yakınları katledilen insanların bu şekilde cezaevine atılmalarının ahlaki, hukuki ve insani boyutu hakkında ne düşünüyorsunuz? AKP hükümeti AB’ye tam üyelik konusunda kararlılık ibareleri içeren açıklamalar yapmıştır. AB sürecinin dış politikada önemli bir belirleyen olduğu yine AKP hükümeti tarafından defalarca dile getirilmiştir. Basına yansıdığı şekli ile Türkiye hakkında AB tarafından yazılan son ilerleme raporunda Roboski katliamı geniş yer tutmuş, idari ve adli süreçlerin yürütülmediği noktasında kaygılar dile getirilmiştir. AB ilerleme raporu, AİHM içtihadı, BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi gibi uluslararası hukukta söz konusu katliamın yürütülmesi konusunda geniş bir içtihat varken, Türkiye iç hukuku çerçevesinde Roboski katliamı ile ilgili adli ve idari soruşturmalar neden ilerlememektedir? İç hukukun işletilmemesi üzerinden şekillenen duyarsızlığın gerekçesi nedir? “DİHA

Güncelleme Tarihi: 10 Ekim 2012, 12:42
YORUM EKLE
YORUMLAR
AHMETYASİN DURSUN23/MUNZUROGLULU
AHMETYASİN DURSUN23/MUNZUROGLULU - 13 yıl Önce

dedelerimizden,babalarimizdan,ögretmenlerimizden,komutanlarimizdan vede siyasilerimizden ''''türkiyenin dostu yok,düşmani çoktur. laflarini yillarca dinledik durduk.en az üç neslin ömrü bu hikaye ile geçti.neden acaba kendimize hiç sordukmu.araştirdikmi.?(bizler biribirimizi seviyormuyuz ki !!!!!!!!........sevsek okullari ateşe vermez,köprüleri atmazdik.kardeş kaninin,analarini gözyaşlarinin durmasi için biri birimize taş atmaz,laf sataşmasini birakir çözümde buluşmasini bilirdik.

SIRADAKİ HABER