Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nde Suriye ve Mısır’da yaşanlarla ilgili, “Bakınız şu anda Suriye’de 300 bini aşkın insan öldürüldü. Hala dünyanın sesi yok. Kendileri ile hep görüşüyorum ama söylediklerimle kalıyorum. En ufak bir hassasiyetleri yok, tek hassasiyetleri var; petrol.
Bir günde 3 bin insanın öldürüldüğü yakın siyasi tarihte görülmüş hiçbir ülke yok. İşte Mısır bunu yaşadı. Mısır’da bunu hiçbir lider kendinden önce böyle bir uygulama yapmadı, bir günde bu kadar insan öldürüldü. Oyları ile iktidara gelmiş bir insanı devirdiler. Siz meşru görseniz de biz meşru görmeyeceğiz.” dedi.
Erdoğan konuşmasının devamında öne çıkanlar ise şöyle:
‘Ben hukuk arıyorum, yasa önemli değil’
“Çevre sorunlarını savunduğu kadar Filistinli çocuk ve kadınların sorunlarıyla ilgilenmiyorsan adil olamazsın.
Ben hukuk arıyorum. Yasa benim için önemli değil. Hakkımı arıyorum. Adil yöneticiler, yargıçlar arıyorum.
Galataport’un ihalesi bitmiş, yargı 2 yıl sonra yürütmeyi durdurma kararı veriyor. Bu yargıya nasıl güveneceğim.
Devlet, yasalarını hak üzerine inşa ederse oradan adalet çıkar.
‘Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, fıtrata ters’
İnsana adalet nazarı ile bakabildiğimizde kadın ve erkek arasındaki ayrımcılığın da çok daha adil, insani ve vicdani şekilde ortadan kalkması mümkün olur.
Burada bazen ‘erkek ve kadın eşitliği’ diyorlar. Kadın kadına eşitlik doğru olandır, erkek erkeğe eşitlik doğru olandır ancak kadının özellikle adalet karşısındaki eşitliği asıl olandır. Mağdur olanın zorla mağdur eden seviyesine çıkartılmasıdır eşitlik ya da tam tersidir.
Kadınların ihtiyacı olan, eşitlikten ziyade eş değer olabilmektir.
Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz. O fıtrata terstir. Çünkü fıtratları farklıdır. Tabiatları, bünyeleri farklıdır. Örneğin; iş hayatında hamile bir kadını erkek ile aynı şartlara tabi tutamazsınız. Bir anneyi, örneğin çocuğu emzirmek zorunda olan bir anneyi bu tür yükümlülükleri olmayan bir erkek ile eşit konuma getiremezsiniz.
‘Kadının narin yapısına ters’
Kadınları, erkeklerin yaptığı her işte çalıştıramazsınız, komünist rejimlerde geçmişte olduğu gibi. Eline ver kazmayı küreği, çalışsın. Olmaz böyle bir şey. Onun narin yapısına ters düşer.”
Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2014, 12:26
çok talihsiz bir konuşma olmuş ama mantık düz yol kadınlar eşit olsun derken kadın namus cinayetlerini kastettik erkeklerin daha çok hakka daha çok söze sahip olmasının yanlış olduğunu söylemeye çalıştık hep erkeğin isteklerinin yapılıpmasının yanlış kadınıın köleliiğini kaldırmak anlamında eşitlik dedik... lafı çarpıtıp yok narinmiş de ondan eşit olamazmış aynı zor işleri yapamazmış sen çok taş taşıyorsun da kadına taşıtacaksın kadın tarihi boyunca merhametinden her işe koşmuşluğundan asla taviz vermedi görünürde her ne kadar erkek eliyle evler yapılıyor gibi görünse de özünde her taşaını ilmek ilmek kadın bıraktı tarlada çalışan da kadındı süt sağn koyuna bakan ev yapan da kadındır kadınlar her işte erkeklerden fazla çalışmış ve ne yazık tarih de hiç bu yapılan işlerden bahsetmemiştir şimdi gerçek geçmişe ve kobani ye bakıp eşit olamaz saçmalığını özür dileyip geri al lafları çarpıtma cumhurbaşkanlığına yazık