Kaplan: Hakkımızdaki fezlekeler düşüncelerimize ilişkin

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, kendilerinin 945 fezlekelerinin olduğunu bunların çoğunun düşüncelerini açıklamalarından dolayı açıldığını söyledi.

Kaplan: Hakkımızdaki fezlekeler düşüncelerimize ilişkin
 BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, gündemdeki konulara ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Kaplan, bugün Meclis'te fezlekelerin görüşüleceğini hatırlatarak, "İktidar partisinden beklentimiz yolsuzluklarla ilgili olarak kuliste çay içmesinler gelsinler, Genel Kurul'da olsunlar. Sakın ha kapalı oturum durumuna sokmasınlar. Bizim gibi açık olsunlar.

Bakın 945 fezlekesi olan tecrübeli bir partiyiz. Onlara da tecrübemizden veririz. Öyle bazı fezlekeler Mehter marşı gibi bazıları oldukça kıvrak ve hızlı geliyor" dedi. Kaplan, BDP'li vekiller hakkında fezlekelere ilişkin yayınlanan haberleri göstererek, BDP'li vekiller hakkında fezlekelerin jet hızı ile geldiğini söyledi. 

Kaplan, kendilerinin 945 fezlekelerinin olduğunu bunların içinde yolsuzluk, hırsızlık, ihale, rüşvet ve yüz kızartıcı suçlarla ilgili bir şeyin olmadığını söyledi. Kaplan, "Bize hep konuştuğumuz için fezlekeler gelmiş. Fikir açıklamayı sevdiğimiz için. Bir de çok toplandığımız için açıyorlar. Bunun gibiler. Şimdi soruyoruz Sayın Başbakan'a; Sizin fezlekelerinizi okuyacağız. Bana Kürtçe 'Rojbaş' dediğim için fezleke geldi" diye konuştu. Kaplan, iktidar partisini de saydam olmaları konusunda uyardı. 

BDP ve HDP dışında yapılan mitingleri değerlendiren Kaplan, "Komutan gibi geliyorlar mitinglere. Çatıştırıyorlar ve kutuplaştırıyorlar. Sayın Başbakan önüne gelene saldırıyor. Parti bulmayınca Pensilvanya'ya o da yoksa sokakta bir kadın buluyor saldırıyor. Bunları da bulamazsa Berkin Elvan'ın annesine ve babasına saldırıyor. Endonezya'da biri palayı alır saldırır. Sayın Başbakan'ın palası da dili olmuş. Çok tehlikelidir. 12 Eylül öncesinin sağ-sol çatışmasından daha tehlikelidir. Siz toplumu kutuplaştırırsanız, bölünür de bölünür" değerlendirmesinde bulundu. 

MANDELA DIŞARDA BARIŞI SAĞLAYABİLDİ

AİHM'in PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında verdiği kararı hatırlatan Kaplan, kararın açıklanmasının hemen ardından hükümet tarafından yapılan açıklamaları eleştirdi. Kaplan, şunları dile getirdi: "Sözleşmeyi bu Meclis'ten geçireceksiniz, 50 yıl sürdüreceksiniz sonra da Öcalan'a gelince sıra 'Karar bizi bağlamaz' diyeceksiniz. AB ile görüşmeler askıya alındığında o zaman öyle gelip ağlamak yok. Ağızlarından çıkanlara dikkat etmeliler. Dünyanın neresinde cezaevinde ölümüne infaz var. Uganda'da bile yok. Olmaz bu. Cezaevleri cehennem oldu. Şartlı tahliyenin olmadığı, ölümüne kadar olduğu bir sistem yok. Bunun adı ceza değil. İmralı infaz sistemi, tecrit ve izolasyondan tutun bir sürü olay yapmışlardı. Türkiye hükümeti horozlanmayı bıraksın. Ya bu çözüm süreci ile tam barışa ereceğiz, bütün cezaevleri boşaltılacak silah bırakılacak ve stratejik olarak barış olacak. Sayın Mandela bir adada değil miydi? Dışarı çıktıktan sonra barışı örebildi."

Gazetecilerin Newroz Bayramı'nı kutlayan Kaplan, Türkiye'de Newroz'ların artık resmi bayram olarak kutlanması gerektiğini söylerken, PKK Lideri Öcalan'ın mektubunun Diyarbakır'da okunmasını beklediklerini ifade etti. 

Kaplan açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kaplan, görüşmenin kapalı oturum gibi bir yöntem ile yapılmasının vahim bir hata olacağını söyledi. Emekli İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in açıklamalarının sorulması üzerine Kaplan, "Hükümet bunu hep yaptı. Özellikle bizim ile ilgili çok acımasızca yaptı. 2009 yerel seçimlerinin hemen ardından 14 Nisan'da operasyon yaptılar. Bakın mahkeme 91 kişi hakkında ret kararı verdi. Böyle bir adalet anlayışının olduğu ülkede yaşıyoruz. Hükmet ve cemaat kol kola yaptılar bu işleri. İkisi beraber yürüdü bu yollarda ama yol çatala gelince ayrılmaya başladı" yanıtını yerdi. 

"Çözüm süreci"nin sorulması üzerine Kaplan, sürecin hayati önemde olduğunu vurgularken, AKP hükümetinin demokratikleşme konusunda vaat ettikleri hususunda hiçbir adım atmadığını söyledi. Kaplan, "Tam tersine Gezi ve 17 Aralık sonrası daha sertleştiler. Seçime kurban edilecek bir konu değildir. AKP bunda ısrar ederse Başbakan ve partisi siyasi tarihten silinir" diye belirtti. / Anf

Güncelleme Tarihi: 19 Mart 2014, 15:47
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER