Kışanak: Devleti temsil eden siyaset Dersim'e girmemeli

Munzur Kültür ve Doğa Festivali kapsamında düzenlenen konsere katılan on binler, ezgi dolu bir gece geçirdi. Konserde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ise Kürtlerin, Alevilerin, devrimcilerin ve sosyalistlerin Dersim'de bir olması gerektiğine işaret ederek, "Kürtlerin ve Alevilerin davası birdir.

Kışanak: Devleti temsil eden siyaset Dersim'e girmemeli
Özgürlük ve demokrasi mücadelesi veriyorlar. Devleti temsil eden siyaset Dersim'e girmemeli artık. Tekçi zihniyeti bu coğrafyadan defetmeliyiz" dedi. 

Dersim Belediyesi tarafından bu yıl "Kültürel ve ekolojik kırıma hayır, diren Dersim" sloganıyla 13'üncüsü düzenlenen Munzur Kültür ve Doğa Festivali, açılış etkinlikleri ve panellerin ardından Şehir Stadyumu'nda düzenlenen konser ile devam etti. Stadyumun içini ve tribünleri dolduran on binler, devrim ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Konserde, "Şehîd namirin" ve "Bijî Serok Apo" sloganları atıldı. Konserin açılış konuşmasını yapan Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) Genel Başkanı Hikmet Erdoğan ise Dersim'in diline, kültürüne ve coğrafyasına yüzyıllardır saldırılar olduğunu ifade ederek, buna karşı mücadele etmenin tarihsel önemine vurgu yaptı. 

'Kemalizm ve mevcut iktidar aynı biçimde saldırıyor'

Kemalizm ile mevcut iktidarın Dersim kültürüne aynı biçimde saldırıları olduğunu dile getiren Erdoğan, Dersimlilerin bu politikalar karşısında tutarlı bir tavır takındığını söyledi. Erdoğan'ın ardından 4 yıldan bu yana Dersim Belediyesi Gençlik Kültür Merkezi bünyesinde çalışmalarını sürdüren Omedya Mestu adlı çocuk korosu sahne alarak, Kürtçenin Kurmancki ve Kurmanci lehçelerinde seslendirdikleri ezgiler ile büyük beğeni topladı. Çocuk korosu, "Biz çocuklar barış istiyoruz" diyerek performanslarını sonlandırdı. Konserde söz alan Dersim Belediye Başkanı Edibe Şahin, 13 yıl önce, boşaltılan, ormanları yakılan Dersim'e insanları geri çekebilmek amacıyla düzenlenmeye başlanan festivalin, alanı dolduran onbinler sayesinde amacına ulaştığını ifade etti. Beraber yaşamanın örneğini Dersim'de göstereceklerini dile getiren Şahin, "Sadece insanı merkeze alan değil, doğa ile birlikte yaşamayla, ekolojik ve demokratik bir toplum var etme ile insanlığa katacağımız çok şey var" diye konuştu. 

Kışanak: Tekçi zihniyeti bu coğrafyadan defetmeliyiz

Abdal-Haluk Tolga İlhan'ın seslendirdiği ezgilerin ardından ise BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak konuştu. Dersim'in tarihi boyunca hiçbir zaman boyun eğmediğini ifade eden Kışanak, "Dersim direnişinde taviz vermedi, özgürlük ateşini söndürmedi. Bize de bu kültüre sahip çıkmak düşüyor" dedi. Kürt sorununun demokratik çözümü sürecine ilişkin konuşan Kışanak, "Müzakere sürecinde herkesin emeği var, ama en çok da Dersim'in emeği var, dağlarının emeği var. Birlik olacağız, davamızı, özgürlük türkülerimizi sahipleneceğiz. Dilimize, kimliğimize, inancımıza sahip çıkacağız. Dersim halkı yürekten inanırsa barışı da getirir. Sayın Öcalan hamleyi başlatırken, 'halka sorun' dedi. 'Demokratik siyaset yürütmeye hazır olduklarını söylerlerse ben de bu arzunun yerine gelmesi için elimden gelen çabayı harcayacağım' dedi. Sayın Öcalan'ın sizlere olan güveninden kaynaklıdır, barış süreci. Biz bu güveni boşa çıkartmayacağız. Demokratik siyaset nasıl yapılır göstereceğiz. Bütün Dersim halkı el ele vermelidir. Bu mücadeleyi sahiplenmelidir. Kürtlerin ve Alevilerin davası birdir. Özgürlük ve demokrasi mücadelesi veriyorlar. Kürtler, Aleviler, devrimciler, sosyalistler bir olup demokratik siyaset nasıl yapılır göstereceğiz. Devleti temsil eden siyaset Dersim'e girmemeli artık. Tekçi zihniyeti bu coğrafyadan defetmeliyiz. Dersim'in adını sistemle, düzenle, tekçi zihniyetle yan yana getirmeye çalışanlara şunu söylemeliyiz: Burası Dersim, özgürlükten başka türkü söylenmez. Tekçi zihniyetlerin, katliamcıların burada yeri yoktur diyeceğiz" diye konuştu.

'Dört dörtlük yalancılık'

AKP hükümetinin "ikiyüzlü" politikalarını boşa çıkarmak için güçlü mücadele yürütmek zorunda olduklarını ifade eden Kışanak, "Başbakan 'Alevilik Ali'yi sevmekse ben dört dörtlük Aleviyim' diyor. Biz de, Aleviler de lafa değil icraatlara bakılır. Biz onun yaptıklarına bakarız. Onun yaptığının Ali'nin yolu ile alakası yoktur. Ali'yi sevmek özgürlüğe bağlı kalmaktır, erkandır, adaptır, barış sevgisidir. Bunlarınki dört dörtlük Alevilik değil, dört dörtlük yalancılıktır. Bu sözü söyleyenler, Alevilerin eşit yurttaşlık konusundaki tüm taleplerini kayıtsız şartsız kabul etmelidir. İnancımızı bir kalıba sokmaya çalışanlara da 'Hadi oradan' diyoruz. Biz Aleviliği, inancı sizden öğrenecek değiliz. Aleviliği diyanetin içine hapsedemezsiniz. Alevilik özgürlüktür, özerk yaşamdır. Özerkliğimizi Osmanlı döneminde, özellikle de Dersim'de 600 yıl boyunca yaşadık. Bundan sonra da yaşamaya kararlıyız" diye konuştu. 

Konserde sahne alan bağlama ustası Erdal Erzincan da Dersim'in kimliğine sahip çıkmanın onun diline, edebiyatına ve türkülerine sahip çıkmaktan geçtiğini ifade etti. Büyük beğeni toplayan bağlama resitali sunan Erzincan, ard arda ezgilerini okudu. 

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan ise, "Devletin düşmanlıkları karşısında boyun eğmeyen, direnen, hak ve eşitlik isteyen bir halk direnişinin ardından bu festivali gerçekleştiriyorsunuz. AKP hükümeti tiranlığını uzun süre sürdüreceğine inanıyor. 'Kalekollar devam edecek', 'HES'ler devam edecek', 'Anadil yok' diyor. Biz sizin yoklarınıza boyun eğmedik, eğmiyoruz, eğmeyeceğiz. Senin 'anadil yok' demenin hükmü geçersizdir" dedi. Gürkan, Türkiye'nin Rojava'da takındığı tavra da tepki göstererek, bu politikalara karşı anti-emperyalist mücadeleyi büyüteceklerini ve Rojava'daki Kürtlerle dayanışma içinde olacaklarını vurguladı. 

Etkinlik sanatçı İlkay Akkaya ve Grup Vardiya'nın seslendirdiği ezgilerle gece geç saatlerde sona erdi. Aynı saatte Seyit Rıza Meydanı'nda Mara Tepîya (Bizden Sonra) ve Zemo filmlerinin gösterimi yapıldı. DİHA

Güncelleme Tarihi: 26 Temmuz 2013, 13:08
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER