Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde Sanat Sokağı’nda İHD Hakkari şubesi öncülüğünde düzenlenen eylemde A.Kahır Düzce’nin failleri soruldu, sorumluların cezalandırılması istendi. Eyleme Düzce’nin ailesinin yanısıra birçok vatandaş katıldı.
1 dakikalık saygı duruşu ile başlayan eylemde kitleye hitaben konuşan İHD Hakkari şubesi üyesi Muhyettin Önal, geçtiğimiz gün cezaevinde yaşamını yitiren barış elçisi Lütfü Taş’ı rahmetle anarak; “Ülkemizde barışın zor bir dönemeç olduğunu gördük. Özellikle barış için ülkesine gelen Lütfü Taş’ın cezaevinde yaşamını yitirmesi hepimizi üzmüştür. Türkiye’de cezaevlerinde yaklaşık 600 hasta tutsak bulunmaktadır. Bunlardan 250’si ağır hasta durumdadır. Bu hasta tutsakların bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.
Dün yaşamını yitiren Mehmet Mirza Işık’ı da anan Önal, babasının da faili meçhul cinayetlere kurban gittiğini belirterek, "Mehmet Işık’ın oğlu Mirza Işık, Cumartesi arkadaşlarımızdan biriydi. Kendisine Allahtan rahmet, kederli ailesine sabır ve metanet diliyoruz” dedi.
Önal’ın konuşmasından sonra aile adına söz alan A.Kahır Düzce’nin kardeşi Şükrü Düzce, abisinin 50 yaşında fakir ve kendi halinde bir vatandaş olduğunu anlatarak; “9 çocuk babasıydı. Maddi durumu iyi değildi. Hiç kimseye bir zararı yoktu. Geçimini aldığı düşük model bir Toyota marka pikapla çalışarak sağlıyordu. Bir gün Oramar'a bağlı Yeşiltaş Karakol komutanı Abdulkahır'ı yanına çağırdı. Bundan sonra Yüksekova’dan kendilerine erzak getireceğini söyledi. Abdulkahır bunu kabul etmeyince karakol komutanı tarafından ölümle tehdit edildi. ‘Ya getireceksin ya da seni kaybettireceğim’ diye tehdit etti. Bunun üzerine Abdulkahır erzak götürmeyi kabul etti. Yaklaşık 7 ay çalıştı. Ancak bir gizli tanığın beyanları doğrultusunda bir gün Kamışlı (Sinava) karakol komutanı Abdulkahır’ı karakola çağırdı. PKK’ye yardım ettiğini söyledi. Abdulkahır bu iddiayı reddetti kabul etmedi. bunun üzerine karakol komutanı ile Abdulkahır arasında tartışma çıktı. Karakol komutanı 3 askeri içeriye çağırdı ve Abdulkahırın elleri arkadan bağladı. karakol komutanı kendisi Abdulkahır’ın kafasına silah dipçiğiyle birkaç defa vurdu ve Abdulkahır yere yığıldı. Fenalaşan A.Kahır’ı tesadüfen yoldan geçen bir arabaya bindirerek hastaneye doğru götürdüler. Hastane yetkilileri bizi arayarak, Abdulkahır’ın ağır hasta olduğunu ve gelmemiz gerektiğini söylediler. Hastaneye vardığımızda A.Kahır’ın durumu iyice kötü olmuştu. Bunun üzerine Van Devlet Hastanesi’ne sevkedildi. Hastaneye vardık ama A.Kahır doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili hiç dava açmadık. Çünkü vatandaşını öldüren bir devletin adil olacağına inanmadık” dedi.
Kayıp yakınlarının eylemi 5 dakikalık oturma eylemi ile sona erdi.
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)