Açıklamayı okuyan BDP yöneticisi  Fikret Turgut, 21. yılda Ortadoğu genelinde önemli ve hayati gelişmeler olduğu herkesçe bilinmektedir. Ulus devlet yapısının artık aşındığı ve halkların taleplerine cevap olmadığı apaçık bellidir. Artık bu coğrafyanın halkları eşit ve kardeşçe yaşam imkanı ve iradesini yakalamışlardır.

Empeyalist güçler her zaman olduğu gibi bugün de bölgeyi kendi pazarları ve çıkarları ekseninde dizayn ekmek ve şekil vermek için büyük uğraşlar içindedirler. Kimi yerde iktidarları tavsiye etmek, kimi yerde suni krizler çıkarmak kimi yerde kimyasal silahları savaş gerekçesi yaparak bölge halkına kan, gözyaşı ve ölümden başka hiçbir şey vermemektedir.

Daha 20. yüzyılın başlarında olduğu gibi Lozan antlaşmasıyla bölgeyi nasıl parçalanmış ve paylaşmışlarsa şimdi de aynı politikayı sürdürmektedir. Bugün bölgede yaşanan gelişmeler ekseninde icra edilen Cenevre 2 antlaşmasında Kürtleri bu antlaşmanın dışında tutmak, statüsüz bırakmak ve yaşanan katliamların devam etmesini isteyen karanlık güçler hala iş başında.

2013 Newroz’u itibarıyla Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın başlatmış olduğu demokratik barış ve çözüm hamlesi bütün bölge halkları tarafından kabullenmiş ve sahiplenilmiştir. Hiçbir gücün; önderliğin başlatmış olduğu süreci ve Rojava halkının mücadelesini karartmasına imkan ve izin vermeyeceğiz. Kürt halkının Rojava devriminin bütün orta doğuya ışık tutacağına inanıyor ve destekliyoruz. Bu anlamda; Cenevre 2nin de Lozan gibi olmamasını temenni ediyoruz.

Kürtler bugün bölge halklarının öncüsü konumundadırlar. Kürtleri bu gelişmelerin dışında tutmak, statüsüz ve iradesiz bırakmak Kürtlere yapılacak en büyük haksızlık ve hakarettir.

Biz Kürtler bu tür dayatmaları ve katliamlara karşı sessiz kalmayacağımızı ve demokratik mücadelemizi her yönüyle yükselteceğimizi irademiz dışında alınan hiçbir kararı meşru görmeyeceğimizi tüm dünyaya ilan ediyoruz. Bu kapsamda başta BM olmak üzere tüm dünya uluslarına açık çağrımızdır. İcra edilen Cenevre 2 antlaşmasına Kürt’leri kendi öncüleri ve kendi kimlikleri ile katılmalarına imkan sağlamalıdır.