Gündeme gelmek için gülünç duruma düşülüyor. Hızını alamıyorlar, Van adına volta atma denemesi ise rüzgara karşı ağızdan çıkanın yağmur zannedilmesiyle sonuçlanıyor.
Bazı çevreler durmadan usanmadan kadın dernekleriyle uğraşıyor. Ne yapıyor bu dernekler? Kadınlara, çocuklara ve ihtiyacı olan herkese seminer, mesleki çalışma, psikolojik destek ve depremden bu yana kurdukları çadırlar vasıtasıyla yardım dağıtılıyor. Çok merak edenler yerinde görebilir.
Kadınların yaptıkları bu. Neden rahatsız oluyorlar? Bu hizmetler neden yerel basının küçük bir gurubunu rahatsız eder? Gitmeye bile cesaret edemedikleri mahallelerde harıl harıl çalışmalarını, çekemedikleri için olabilir mi?
Çünkü bu cenah alıştıkları üzere, kadına yapılan her türlü şiddetin üstünü örterek, dayakla, tacizle hata tecavüzle beraber sümen altına iterler. Örterek, kadınları koruyormuş saflığına yatmak, temel fıkralarından bu yana en trajikomik durumdur. Onlar bacımız, kardeşimiz diyerek de onları korumadığımızı resmi kayıtlar bize göstermektedir.
Mukader Başkanı"nın bulunduğu çadıra gelen gazetecilere, çalışmalar hakkında bilgi verirken, deprem sonrası şiddet ve cinsel istismar arttı, şeklinde bir açıklama yapmış.
Siperde bekleyen malum zevat, bu cümleyi Van"a hakaret olarak kabul etmiş ve Van"ın avukatlığına soyunmuşlardır. Hatta başka şahsiyetsizlerle de aynı kefeye koyma garabetine düşmüşler. Sahiden kimsiniz siz? Siz bu toplumu aptal mı zannettiniz? Van halkına şirin göründüğünüzü mü sanıyorsunuz?
Bu kadınlar, gece gündüz ev ev çalışsın, sizde masa başından ahkam kesin. Halkımız kendine uzanan eli unutmaz ama onlara çamur atanları da unutmaz.
Unutmayın ki Van"ı Van yapan ve vazgeçilmez kılan nedenlerden biri de hastalıklarıyla yüzleşebilmesidir. Üstünü örtüp, başka ahlaksızlığa sebep olmasına engel olur.
Bu güruh, kadınların Van"ı terk etmelerini de istemiş, iyide çalışan kadınların çoğu Vanlıdır. Vanlıları, Van"dan kovmak, faşizmin daniskasıdır. Bir de bu kimsenin haddine değildir.
Toplumsal çelişkileri gizleyerek, sümen altı ederek çözemeyiz. Bu sorunların kaynağını ortadan kaldıracağımıza, tecavüzcüden, dayakçıdan yana tavır koyarsak, vay halimize.
Vicdanıyla, kadın kimliğiyle, yasal haklarıyla ve dernekleriyle bu pervasızlığa ve sindirme anlayışına karşı kadınlar yalnız değildir.
Mukader Başkanı, çok sayıda tehdit telefonu aldığını söylemişti. Yarın Allah göstermesin, anormal bir şey olursa, bunun hesabını, tehdit edenler mi verecek yoksa köşelere çöreklenmiş faşistler mi verecek?
Bu anlayışın izahı var o da faşizmdir. Görüşlerine katılmadığımız herkese, Van"dan gitsin demek, faşizm demektir. Ya sev ya terk et diyenlerden ne farkınız var?
Büyük usta Ahmed Arif ne güzel demiş:
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarıda, derste, sırada,
Yürü üstüne üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının