Ülkenin batısına seslenen Bismilliler, “Yeter artık başka ölümler olmaması için Erdoğan’ın savaşına dur diyelim” diyor. Bismil’de Kurban Bayramı’nın hemen ertesinde yeniden Rojava, Tekel ve Avaşin Mahallelerinde yoğun çatışmalar başladı. Önceki akşam ve dün de çatışmalar sürdü. Kimi mahallelerde sokağa çıkma yasağı yeniden uygulamaya başlanırken, halk tedirgin. Dükkanların büyük bölümünün kapalı olduğu ilçede, halkla konuştuk.
'BU TÜRKİYE’NİN DEĞİL ERDOĞAN’IN SAVAŞI'
İlk olarak rastladığımız 57 yaşındaki Şükrü İpek, “8 yaşındaki çocuk öldü. Onu haber yapın. Vicdan sahibi insanlar duysun görsün bunu. Bu savaşı durduralım” dedi. Günlerdir tedirgin olduklarını söyleyen İpek, tarlaya, bahçeye bile gidemediklerini, işi unutup can güvenliklerini sağlamaya çalıştıklarını söyledi. İpek, “Ortak tavır alarak bu savaşı durdurabiliriz. Türkiye’nin batısından doğusuna hep birlikte bir daha Elif’lerin ölmemesi için ‘Erdoğan’ın savaşını istemiyoruz’ dersek bu ölümler yaşanmayacak. Bu savaş Türkiye halkının savaşı değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın savaşıdır. O istiyor diye hepimiz buna sessiz kalmamalıyız” diye konuştu.
'ÖLDÜRMEYLE OYLARI GERİ Mİ KAZANACAK?'
Mustafa Odman adlı yurttaş ise “Şu an burada insanların hiçbir yaşantısı yok. İnsanlar tamamen canını kurtarmaya çalışıyor. Bu Cumhurbaşkanımızın işine geliyorsa devam etsin. Burada bizi gören yok. Bu savaş taraflar arasında değil, doğrudan halka karşı sürdürülüyor. 8 yaşındaki çocuk öldü ve çatışmalar devam ediyor” dedi. Savaşın AKP’nin seçimi kaybetmesiyle ilgili olduğunu belirten Odman, “Biraz gururlu davransınlar. Eğer bu halk sizi istemiyorsa demokrasinin gereği çekilirsiniz. Öldürmeyle oyları geri mi alacaksınız” diyerek tepki gösterdi.
'BU ACIYI ANNELER OLARAK DURDURALIM'
Evinin önünde rastladığımız Behiye Çakmak ise bahçesine doğru çekilerek, “Polis araçları o caddeden geçiyor. Bazen buraya doğru bağırıp hakaret ediyorlar. Fazla sokağın ortasında durmayalım. Her an öldürülecekmişiz korkusuyla yaşıyoruz” diyor.
Çocuklarını sokağa çıkartamadığını, korku içinde beklediklerini söyleyen Çakmak, “Artık gerçekten barışın gelmesini istiyoruz. Hepimiz huzursuzuz. Burada olanları batıdakiler göremiyor. Onlara sesleniyorum. Burada daha fazla çocuk ölmeden oy için savaş yapanları durduralım” diye konuştu.
Zeynep Koçyiğit adlı yaşlı kadın da, “Artık huzur istiyoruz. Barış ne zaman gelecek” diye soruyor. “Asker de gerilla da bizim yavrumuz” diyen Koçyiğit, “Anneler, kadınlar siz daha iyi bilirsiniz. Yavruların canı gitmesin. Yeter diyelim. Bu acıyı anneler olarak durduralım” diye konuştu.
'GÖZLERİMİZDE AKACAK YAŞ KALMADI'
Bölge illerinde süren polis şiddeti ve katliamlara tepki gösteren Diyarbakırlı anneler, aralarında çocukların da bulunduğu onlarca kişinin sokağa çıkma yasağı ilanının ardından katledildiğini belirtti.
58 yaşındaki Fikriye Tanrıkulu, “Ortada kavga gürültü yokken sokağa çıkma yasağını niye getiriyorlar? Zırhlı araçları ve keskin nişancıları neden sokaklara yerleştiriyorlar” diyerek, yasağın sivil insanları katletmek için konulduğunu söyledi.
Yaşanan tüm ölümlerin sorumlusunun Erdoğan olduğunu söyleyen Süreyya Kaya ise “Biz Tayip Erdoğan’dan razı değiliz Allah da ondan razı olmasın. Bu kadar genci çocuğu katlediyor” dedi.
50 yaşındaki Mekiya Özgün ise “Devlet Bismil’de bir eve top atarak 5 kişiyi yaralayıp bir çocuğu öldürdü. Nereye kadar Cumhurbaşkanı buna devam edecek. Biz anneyiz, artık gözlerimizde akacak gözyaşı kalmadı” dedi.
Bölgedeki katliamların emrini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiğini söyleyen 53 yaşındaki Sacide Dağhan “Erdoğan, nasıl uyuyabiliyor” diye soruyor. “Evlere roket atarak insanları yaralayıp katlediyor, sonra da ‘PKK yaptı’ diyor. Artık Erdoğan’ın bu zulmüne kimse inanmıyor” diyen Dağhan, “Bu savaşı oy için yapıyor. Halk her yerde Erdoğan’dan nefret ediyor. Bir de diyor ‘Benim Kürt kardeşlerim.’ Hiçbir Kürt onu kabul etmiyor” dedi.Diha
